T.C.
DANIŞTAY
VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU
o TAPU HARCI (İkmalen Re'sen veya İdarece Salınan Tapu Harcı)
o TAPUYA TESCİL (Tapu Harcı - Teşvik Belgesi Kapsamında İnşaa Edilen Binanın Tapuya Tescili - Önceden Muaf Olunan Harç Beyanı - Muafiyetten Yararlanılamayacağının Anlaşılması - Cezalı Tapu Harcı Alınmasının Yerinde Olduğu)
o TAPU HARCI (İkmalen Re'sen veya İdarece Salınmayan Tapu Harcı Üzerinden Gecikme Faizi Hesaplanamayacağı - Teşvik Belgesi Kapsamında Bina İnşaatının Tamamlanarak Tapuya Tescili - Re'sen , İkmalen Tapu Harcı Tarhiyatı Olmadığı)
Özet : İkmalen resen veya idarece salınmamış tapu harcı üzerinden gecikme faizi hesaplanmasında Vergi Usul Kanununun 112. maddesine uygunluk yoktur.
İstemin Özeti :Tapu harcına karşı açılan davanın reddi yolundaki Manisa Vergi Mahkemesi kararı üzerine düzenlenen ihbarname ile istenen gecikme faizine karşı dava açılmıştır.
Davayı inceleyen Manisa Vergi Mahkemesi, 24.6.1997 günlü, E:1997/84, K:1997/280 sayılı kararıyla; yatırım teşvik belgesi kapsamında inşa edilen ve tamamlanan fabrika binasının yükümlü şirket adına tapuda tescili nedeniyle salınan kusur cezalı tapu harcına karşı mahkemelerinde açılan davanın harç yönünden reddine, kusur cezasının kaldırılmasına karar verilmesi üzerine idarece tapu harcı üzerinden hesaplanan gecikme faizinin yükümlü şirketten istendiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 112 nci maddesinin 3 üncü fıkrasının (b) bendi uyarınca gecikme faizi istenmesinde yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Yükümlü şirketin temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 16.6.1998 günlü, E:1997/3758, K:1998/2553 sayılı kararıyla; Olayda, ikmalen resen ve idarece yapılmış bir tarhiyat söz konusu olmadığı, yatırım teşvik belgesi kapsamında inşa edilen fabrika binasının tamamlanması sonucu fabrikanın şirket adına tapuda tescili için yükümlü tarafından verilen harç beyannamesinde bildirilen değer üzerinden önceden muaf olduğu görüşüyle alınmayan harcın, muaf olmadığının anlaşılması üzerine tahakkuk ettirildiği, 213 sayılı Yasanın 112'nci maddesi karşısında gecikme faizi istenmesinde ve gecikme faizine karşı açılan davanın reddinde yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan Manisa Vergi Mahkemesi, 22.9.1998 günlü, E:1998/318, K:1998/321 sayılı kadarı ile ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca direnmiştir.
Israr kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş ve gecikme faizinin yasal dayanağı bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Gülsen BİŞKİN'in Düşüncesi:
213 sayılı Yasanın 112 nci maddesinde gecikme faizi düzenlenmiştir. Dava konusu olayda bu maddeye uygunluk bulunmadığından ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Işın ESEN'in Düşüncesi :
Manisa Vergi Mahkemesinin 19.11.1996 gün ve 1996 513 sayılı kararı üzerine düzenlenerek yükümlü şirkete tebliğ edilen ihbarname ile istenilen ve tapu harcı üzerinden hesaplanan gecikme faizinin kaldırılması istemi ile açılan davayı reddeden Manisa Vergi Mahkemesi kararının Danıştay 9'uncu Dairesinin 16.6.1988 gün ve E:1997/3758, K:1998/2553 sayılı kararı ile bozulması üzerine vergi mahkemesince verilen ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 112'nci maddesinde, ikmalen, re'sen ve idarece yapılan tarhiyatlarda dava konusu yapılmaksızın kesinleşen vergilerle dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına ve uzlaşılan vergilerde uzlaşılan vergi miktarına, tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden itibaren gecikme faizi uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Olayda, yatırım teşvik belgesi kapsamında inşa edilen fabrika binasının tamamlanması sonucu fabrikanın şirket adına tapuda tescilinin yapılması için yükümlü şirketçe verilen iki nolu harç beyannamesinde bildirilen değer üzerinden önceden muaf olduğu görüşü ile alınmayan harcın, muaf olmadığının anlaşılması üzerine tahakkuk ettirilmesi söz konusu olup ikmalen, re'sen ve idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmadığından gecikme faizi istenilmesinde yukarıda sözü edilen yasa hükmüne uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulü ile temyiz konusu ısrar kararının -bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Tapu harcı ve kusur cezasına karşı açılan davanın kusur cezasının kaldırılması ve tapu harcı yönünden reddi yolundaki vergi mahkemesi kararı üzerine tapu harcı üzerinden hesaplanan gecikme faizine karşı açılan davayı reddeden vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 112'nci maddesinde, ikmalen, resen ve idarece yapılan tarhiyatlarda dava konusu yapılmaksızın kesinleşen vergilerle, dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına ve uzlaşılan vergilerde uzlaşılan vergi miktarına, tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden itibaren gecikme faizi uygulanması öngörülmüştür.
Dava konusu olayda, ikmalen resen ve idarece yapılmış bir tarhiyat söz konusu olmayıp, davacı şirketin yatırım teşvik belgesi kapsamında inşa ettirdiği fabrika binasının bitmesi ve şirket adına tapuda tescilinin yapılması için verilen harç beyannamesinde bildirilen değer üzerinden önceden muaf olduğu görüşüyle alınmayan harcın, muafiyetten yararlanılmayacağının anlaşılması üzerine tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. İkmalen resen veya idarece salınmayan tapu harcı üzerinden hesaplanan gecikme faizine karşı açılan davanın reddi yolundaki ısrar kararında yasaya uygunluk görülmemiştir.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulü ile Manisa Vergi Mahkemesinin 22.9.1998 günlü, E:1998/318, K:1998/321 sayılı kararının bozulmasına, yemden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, 11.6.1999 gününde oybirliği ile karar verildi.