Dairesi
Beyannamede gösterilen bir vergi alacağının mahsup edilmemesi vergi dairesinin tasarrufu olduğundan, mahsup işleminin yapılmasından dolayı eksik tahakkuktan söz edilemez.
Karar No
1999/2710
Esas No
1998/2805
Karar Tarihi
17-06-1999

Danıştay Dördüncü Daire 

Beyannamede gösterilen bir vergi alacağının mahsup edilmemesi vergi dairesinin tasarrufu olduğundan, mahsup işleminin yapılmasından dolayı eksik tahakkuktan söz edilemez. İstemin Özeti: Davacı şirket, Gelir Vergisi Kanunu'nun 63. maddesinin 5. bendi kapsamında 1994 yılında yanında çalışan kişilerin hak ettikleri özel gider indirimine ait vergi indirimim, 1995 Ocak ayında yapılan tevkifata tabi ödemelerle ilgili olarak 1995 Şubat ayında verdiği muhtasar beyannamede mahsup edilecek tutar olarak beyan etmiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğünce bu beyanname üzerine gerekli tahakkuk ve mahsup yapılmış daha sonra ise sözkonusu mahsubun 1995/Şubat ayma ilişkin olduğu, 1995/Mart ayında verilecek muhtasar beyannameye göre tahakkuk edecek vergiden yapılması gerektiği belirtilerek yapılan düzeltme gereğince davacı şirket adına ikmalen gelir (stopaj) vergisi salınmış, kusur cezası kesilmiştir. Danıştay bozma kararı uyarınca Vergi Mahkemesi kararıyla; dönem beyannamesini süresinde vererek verginin zamanında tahakkuk etmesini sağlayan davacı kurumun eksik vergi tahakkukuna neden olduğundan ve ikmalen vergi salınıp, ceza kesilmesini gerektirecek bir fiilin varlığından söz edilemeyeceği, beyannamede gösterilen bir vergi alacağının mahsup edilip edilmemesi verginin tahakkukunu değil ödenmesi gereken safhayı ve vergi dairesinin tasarrufunu ilgilendirdiğinden davacının eksik tahakkuka yol açtığı ileri sürülerek salınan vergi ve kesilen cezada isabet görülmediği gerekçesiyle, tarhiyatın kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı idare, mahsup hakkı doğmadan, mahsup işlemlerinin yapılmasına neden olup vergi kaybına yol açan davacı adına yapılan tarhiyatın yasal olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Mahkeme kararının Danıştay tarafından bozulması halinde mahkemece bu karara uyulmak suretiyle verildiği ifade edilen kararlara karşı yapılacak temyiz başvurularının bozma esaslarına uyulmuş olup olmadığı yönünden incelenmesi mümkündür, incelenen dosya içeriğinden mahkeme kararının Danıştay Dördüncü Dairesi'nin bozma kararında yazılı esaslara uygun olduğu görülmektedir. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamaktadır. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı