Danıştay Dördüncü Daire

1)Ortakların işletmeden çektikleri paraları özel ihtiyaçlarında kullanmadığı sürece örtülü kazanç dağıtımından söz edilemez. 2)Kiracı ve kiralayanın kurumlar vergisi mükellefi olması nedeniyle bir tarafın gideri diğer tarafın gelirini teşkil edeceğinden, ortada vergi ziyaı da bulunmaması nedeniyle örtülü kazanç dağıtımı yapıldığından bahisle bulunan matrah farkında ve ikmalen veya re'sen yapılan tarhiyatlarda fon payı alınması mümkün değildir. İstemin Özeti: Davacı kurumun 1995 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen rapora dayanılarak re'sen kurumlar vergisi salınmış, fon payı hesaplanıp, kaçakçılık, ağır kusur ve özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; işletmeden çekilen paraların diğer şirketlerin ticari işlerinde kullanıldığının anlaşıldığı, bunun aksinin de ispat edilemediği, ortakların işletmeden çektikleri paraları özel ihtiyaçlarında kullanmadığı sürece örtülü kazanç dağıtımından söz edilemeyeceği, davacı kurumun (...) inşaat imalat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nden kiralamış olduğu otel için ödenen kira bedelinin fahiş olduğu yolunda emsal araştırılması yapılmadığı gibi kiracı ve kiralayanın kurumlar vergisi mükellefi olması nedeniyle bir tarafın gideri diğer tarafın gelirini teşkil edeceğinden ortada vergi ziyaı da bulunmaması nedeniyle örtülü kazanç dağıtımı yapıldığından bahisle bulunan matrah farkında ve ikmalen veya re'sen yapılan tarhiyatlarda fon payı alınması mümkün olmadığından, davacı adına fon payı hesaplanmasında isabet görülmediği, özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için almayan ve vermeyenlerin hukuken geçerli bir şekilde saptanması gerektiği olayda böyle bir tespit yapılmadan kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, matrahın ağır kusur cezalı olarak azaltılmasına, fon payı ve özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı idare, davacı adına yapılan tarhiyatın vergi inceleme raporunda yer alan tespitlere dayandığım ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.