Danıştay Üçüncü Dairesi
Sevk irsaliyesinde tarih bulunmaması, usulsüzlük cezası kesilmesin!' gerektiren bir fiil olup, bu fiilden dolayı öze! usulsüzlük cezası kesilmesine olanak bulunmamaktadır (*). istemin Özeti: Davacı şirketin naklettiği 270 torba şekere ilişkin 247211 seri no.lu sevk irsaliyesinde tanzim tarihinin ve fiili sevk tarihinin bulunmadığından bahisle adına ../../.... tarihli ve ..... sıra no.lu tutanağa istinaden kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davayı;213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/2. maddesinde, perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenleme zorunluluğu getirilen belgelerin, düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde, her bir belge için özel usulsüzlük cezası kesileceğinin hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden, bila tarih ve ... no.lu sevk irsaliyesinin düzenlenmiş olduğunun, ancak düzenlenen sevk irsaliyesinde düzenleme tarihinin ve fiili sevk tarihinin yazılmadığından bahisle sevk irsaliyesi hiç düzenlenmemiş sayılarak dava konuşu özel usulsüzlük cezasının kesildiğinin, olayda, sevk irsaliyesinin düzenlenmemesi, kullanılmaması, bulundurulmaması, farklı meblağlar içermesi veya gerçeğe aykırı düzenlenmesi hallerinin mevcut olmadığının anlaşıldığı, bu durumda, özel usulsüzlük cezası kesilmesini öngören ve bu cezanın kesilmesine dair koşulları düzenleyen maddede belirtilmiş unsurların uyuşmazlık konuşu olayda bir arada gerçekleşmediği, idari cezalar için de geçerli olan 'cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı' yolundaki genel ceza hukuku ilkesinin varsayım ya da kıyas yolu ile ceza tayinine olanak tanımaması nedeniyle de kesilen özel usulsüzlük cezasın da hukuki isabet bulunmadığı, öte yandan, sevk irsaliyesinde tarih eksikliği bulunmasının Vergi Usul Kanunu'nun 352. maddesi hükmüne göre 2. derece usulsüzlük fiilini oluşturduğu ve müeyyidesinin de bu madde kapsamında tayin edilmesi gerektiği gerekçesiyle kabul ederek kesilen özel usulsüzlük cezasını kaldıran Vergi Mahkemesi'nin kararma karşı davalı idare tarafından yapılan itirazı kabul ederek mahkeme kararım bozan ve kesilen özel usulsüzlük cezasını onayan Bölge idare Mahkemesi'nin kararının; Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 4108 Sayılı Kanun'la değişik 2 numaralı fıkrasında; perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenleme zorunluluğu getirilen belgelerin düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde madde metninde yazılı tutarda özel usulsüzlük cezası kesileceğinin belirtildiği, bu hükme göre, özel usulsüzlük cezasının ancak madde metninde sayılan belgelerin düzenlenmemesi, kullanılmaması, bulundurulmaması, aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verilmiş olması ya da gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi hallerinde kesilebileceği, olayda sözü edilen sevk irsaliyesinin düzenlendiğinin ve malın sevk edildiği araçta bulundurulduğunun görüldüğü, ayrıca bu irsaliyede sevk edildiği yazılı emtia ile ilgili olarak 11.10.1997 tarihli ve 661434 numaralı faturanın düzenlendiği, buna karşın, irsaliyede tarih yazılmadığı tespit edilerek ve bu durum, Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesine 3505 Sayılı Kanun'la eklenen 'Bu Kanun'a, göre kullanılan belgelerin ve bu Kanun'un Maliye Bakanlığı'na verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılacağı'na ilişkin üçüncü fıkra hükmü kapsamında görülerek uyuşmazlık konuşu özel usulsüzlük cezasının kesildiği, söz konuşu kanun hükümleri, gelirin doğmasına neden olan olaylarla kayıtlar arasında ilişki kurulabilmesi ve vergi kaybına yol açacak suçların zamanında önlenebilmesi amacıyla getirilmiş olup, hükümlerin bu anlayış içinde değerlendirilmesi gerektiği, diğer bir deyimle, kanunen düzenlenmesi zorunlu bulunan belgelerin ve bu belgelerde yazılı emtia giriş çıkışlarının defter kayıtlarında doğru bir biçimimde yer almaşı esas olup, mükelleflerce vergi kaybına neden olunmasını önleme amacına yönelik bu hükümlerin, küçük bazı noksanlıklardan dolayı ve olayda olduğu gibi sevk edilen emtia ile ilgili faturanın aynı tarihte düzenlenmiş olması sebebiyle irsaliye tanzim ve malın fiili sevk tarihinin belirlenebileceği hallerde de belgenin hiç düzenlenmemiş sayılması sonucunu doğuracak şekilde yorumlanmasına olanak bulunmadığı, aynı Kanun'un 352. maddesinin II. derece usulsüzlükleri belirleyen 7. bendinde, belgelerin belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile bunlarla ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere ilişkin hükümlere uyulmamış olmasının II. derece usulsüzlük fiilini teşkil ettiği belirtilmekte olup, uyuşmazlığa konu sevk irsaliyesi üzerindeki tarih noksanı nedeniyle ancak bu madde uyarınca II. derece usulsüzlük cezası kesilmesi mümkün iken, özel usulsüzlük cezası kesilmesinin kanuna uygun bulunmadığı ileri sürülerek Danıştay Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulması isteminden ibarettir. Karar: Uyuşmazlık; davacı şirketin naklettiği 270 torba şekere ilişkin 247211 seri no.lu sevk irsaliyesinde tanzim tarihinin ve fiili sevk tarihinin bulunmadığının 11,10.1997 tarihli ve A/923494 sıra no.lu tutanakla saptanması üzerine sevk irsaliyesi hiç düzenlenmemiş sayılarak kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin bulunmaktadır. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 4108 Sayılı Kanun'un 8. maddesiyle değişik 353. maddesinin 2. fıkrasında; perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde, her bir belge için özel usulsüzlük cezası kesileceği hükme bağlanmıştır. Bu hükme göre özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için, maddede sayılan belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin hukuken geçerli bir şekilde tespit edilmesi gerekmektedir. Dava konuşu özel usulsüzlük cezasının kesilmesine neden olan olayda, bu hususlara ilişkin olarak yapılmış bir tespit bulunmamaktadır. Aksine 11.10.1997 tarihli tutanakla davacı şirketin, sevk ettiği mallara ilişkin sevk irsaliyesini düzenlediği ve araçta bulundurduğu tespit edilmiştir. Ticari emtiaların nakli sırasında mükelleflere sevk irsaliyesi düzenleme zorunluluğunun getirilmesindeki amaç, mal hareketlerim yakından takip etmek ve nakledilen mallara ilişkin faturaların düzenlenmesin! sağlamaktır. Kanun koyucu Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddesinde, faturada bulunması zorunlu olan bilgileri saymıştır. Bunlardan bir tanesi de, satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarasının faturada yer almasıdır. Bu hükmün amacı; mal hareketlerim yakından takip etmek, sevk edilen mallara ilişkin sevk irsaliyelerinin ve faturaların düzenlenmesin! sağlamaktır. Olayda, davacı şirket tarafından nakledilen şekerlere ilişkin olarak 11.10.1997 tarihli ve 661434 sıra no.lu fatura düzenlenmiştir. Bu faturanın irsaliye tarihi bölümüne 10.10.1997, irsaliye no.su bölümüne de '247210211' yazıldığı dosyada bulunan fatura fotokopisinin incelenmesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda özel usulsüzlük cezası kesilmesine dayanak alınan tutanağın tanzim tarihi ile aynı tarihi taşıyan faturadan, sevk irsaliyesinin tarihini her zaman saptama olanağı bulunmaktadır. Öte yandan, Vergi Usul Kanunu'nun 352. maddesinin 'II. derece usulsüzlükler' alt başlığım taşıyan bölümünün 7 numaralı bendinde; vesikaların kanunen belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile bunlarla ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere ilişkin hükümlere uyulmamış olması usulsüzlük cezası kesilmesin! gerektiren fiil olarak kabul edilmiştir, Bu hükme göre, sevk irsaliyesinde tarih bulunmaması usulsüzlük cezası kesilmesini gerektiren bir fiil olup, bu fiilden dolayı özel usulsüzlük cezası kesilmesine olanak bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle Danıştay Başsavcılığı tarafından yapılan, temyiz isteminin kabulü ile (...) Bölge idare Mahkemesi kararının 2577 Sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 51. maddesi uyarınca kanun yararına ve hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere bozulmasına, kararın bir örneğinin Maliye Bakanlığı ile Danıştay Başsavcılığına gönderilmesine ve Resmi Gazete'de yayımlanmasına oybirliğiyle karar verildi 12 Şubat 1999 Tarih ve 23609 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.