Dairesi
Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesine göre şirket tüzel kişiliğinden tahsil olanağı kalmayan kamu alacağı için kanuni temsilcilerine gidilebileceği açık olup, kamu alacağının ait olduğu dönemde şirket temsilciliği sıfatı bulunmayan ve şirket ortağı olmayan kişi adına düzenlenen ödeme emri yasaya uygun
Karar No
1998/3378
Esas No
1998/2551
Karar Tarihi
12-10-1998

Danıştay Onbirinci Daire

Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesine göre şirket tüzel kişiliğinden tahsil olanağı kalmayan kamu alacağı için kanuni temsilcilerine gidilebileceği açık olup, kamu alacağının ait olduğu dönemde şirket temsilciliği sıfatı bulunmayan ve şirket ortağı olmayan kişi adına düzenlenen ödeme emri yasaya uygun değildir. İstemin Özeti: ith. San. Ltd. Sirkelinin 1991 yılının Mart dönemine ilişkin vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; Vergi Usul Kanunu uyarınca hisse devir sözleşmesinin devraldığı tarihten önceki dönemlere ait vergi borçlarından sorumlu tutulamayacağı yolundaki iddiasına itibar olunamayacağı, bu nedenle yargı kararlarıyla kesinleşen vergi borçlarının şirketten tahsil olanağının kalmadığının saptanması üzerine davacı adına düzenlenen ödeme emrinin 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi ile 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35. maddesine uygun olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Davacı tarafından, 8/2/1995 tarihli hisse devir ve temlik sözleşmeleriyle şirkete ortak olduğu, ilgili dönemde şirketli ilişkisinin bulunmadığı ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmektedir. Karar: Uyuşmazlık,... ith. San. Ltd. Şirketi'nin 1991 yılının Mart dönemine ilişkin yargı kararlarıyla kesinleşen vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinden doğmuştur. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinde, tüzel kişilerle, küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri tarafından yerine getirileceği, yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzündün mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevlerine yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı öngörülmüştür. Bu hükme göre, şirket tüzel kişiliğinden tahsil olanağı kalmadığı saptanan kamu alacağının, kanuni temilcilerinden talep edileceği açıktır. Olayda, davacının ... ith. ihr. San. Ltd. Sirkelinin ortağı ...'dan 08.02.1995 tarihli hisse devir ve temlik sözleşmesi ile hisse satın alarak şirket ortağı sıfatım kazandığı, buna ilişkin keyfiyetin ise 17.02.1995 tarih ve 3728 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği, şirket müdürlüğüne ise .....'in getirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının gerek şirkette kanuni temsilcilik şifalının bulunmaması, gerekse vergi borçlarının şirketin ortağı olmadan önceki döneme ilişkin olması karşısında, vergi borcunun ödenmesi konusunda davacıya bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden, davanın reddi yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir. Diğer yandan, 6183 sayılı Yasanın mükerrer 35. maddesi, 2.6.1995 tarihinde yürürlüğe girdiğinden, bu madde hükmünün yürürlük tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi borçları dolayısıyla uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliği ile karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı