Danıştay Dokuzuncu
İşini terk ettiğini bildiren mükelleflerin aksine bir tespit olmadıkça ve faaliyette bulundukları saptanmadıkça işlerini terk ettiklerinin kabulü gerekir.
istemin Özeti: Yasal süresi içinde beyannamesini vermediğinden bahisle takdir komisyonu kararma istinaden 1995/Temmuz dönemi için yükümlü adına re’sen salınan katma değer vergisi ile kesilen kusur cezasına karşı açılan davayı; yükümlünün, (A.A) isimli şahısla müştereken adi ortaklık şeklinde yürüttükleri faaliyetim, ortaklığı feshederek terk ettiğini bildiren 06.11.1992 tarihli dilekçesinin Vergi Dairesi’nde mevcut olduğu 29.03.1993 tarihli yoklama fişi ile yükümlünün adi ortaklıktaki faaliyetini, 30.10.1992 tarihi itibariyle bıraktığının tespit edildiği 22.07.1994 tarihli yoklama fişi ile de; şahsi faaliyetinin olmadığı, (K) Plastik Limited Şirketi adına ve hızar işletmesi işinden dolayı mükellefiyetinin devam ettiği, 30.10.1992 tarihinden sonra hiçbir şekilde şahsi müteahhitlik faaliyetinin bulunmadığı hususlarının saptandığı, buna rağmen yükümlünün şahsi müteahhitlik faaliyetine devam ettiğinin kabulü ile cezalı tarhiyatın yapıldığı, İşini terk ettiğini bildiren mükelleflerin, aksine bir tespit olmadıkça ve faaliyette bulundukları saptanmadıkça işi terk ettiklerinin kabulünün gerekli olduğu, bu nedenle hukuken muteber biçimde faaliyeti kanıtlanamayan yükümlü adına re’sen salınan cezalı vergide yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek cezalı tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararının: yapılan cezalı tarhiyatın yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması isteminden ibarettir, Karar: Temyiz edilen Vergi Mahkemesi kararında, 2577 Sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan mahkeme kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.