|
Dairesi
Tek yükümlü şirkete ait fabrikalarda üretilen malların fabrikalar ve dönemler itibariyle ihraç edilen mal miktarı değişiklik gösterdiği gibi yüklenilen KDV ortalamaları da farklılık gösterdiğinden yüklenilen KDV’den fazla iade alınması kanuna aykırıdır.
|
|
Karar No
1998/1823
|
|
Esas No
1997/2125
|
|
Karar Tarihi
20-05-1998
|
|
|
Danıştay Onbirinci Daire
Tek yükümlü şirkete ait fabrikalarda üretilen malların fabrikalar ve dönemler itibariyle ihraç edilen mal miktarı değişiklik gösterdiği gibi yüklenilen KDV ortalamaları da farklılık gösterdiğinden yüklenilen KDV’den fazla iade alınması kanuna aykırıdır. istemin Özeti: Yükümlü şirketin 1994 yılı Ocak döneminde gerçekleştirdiği ihracat dolayısıyla fazladan katma değer vergisi ladesi aldığının tespiti üzerine adına kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır. Vergi Mahkemesi kararıyla; olayda yüklenilen katma değer vergileri ve ihracatın gerçekleştiği konusunda bir ihtilaf bulunmadığı, yükümlü şirketin iade konuşu vergileri üretimin gerçekleştirildiği üç fabrika bazında hesaplaması eleştiri konuşu edilmişse de. bu yolla yapılan hesaplama Katma Değer Vergisi Kanunu ve ilgili tebliğ hükümlerine aykırı ilk taşımadığı gibi alınacak iadenin miktarım da etkilemeyeceği gerekçesiyle kaçakçılık cezalı katma değer vergisi terkin edilmiştir. Vergi dairesi başkanlığı tarafından, vergi inceleme raporundaki bulgular esas alınarak yapılan cezalı tarhiyatın yerinde olduğu ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmektedir. Karar: Uyuşmazlık, imalatçıihracatçı olan yükümlü şirketin fabrikalarında imal ederek ihracatım yaptığı ürün için yüklendiği katma değer vergisini fazladan hesaplayarak haksız vergi iadesi aldığının saptanması üzerine adına salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinden doğmuştur. 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1/a fıkrasında; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hüküm altına alınmıştır. KARŞI OY: Temyiz konuşu mahkeme kararında yer alan gerekçeler karşısında temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği görüşü ile karara katılmıyoruz. Not: Bu kararın aksine bazı Danıştay kararları ve Maliye Bakanlığı özelgeleri de vardır. Aynı Kanun’un ’Mal ve Hizmet ihracatı’ başlıklı 11 maddesinin (1a) bendinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin vergiden müstesna olduğu açıklanmış, 32. maddesinde ise, 11. madde uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin, mükelleflerin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak katma değer vergisinden indirilebileceği,vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az elması hallerinde, indirilemeyen katma değer vergisinin Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hükme bağlanmış olup bu Konuya ilişkin olarak çıkarılan 39 Sıra No.lu Katma Değer Vergisi Genei Tebliği’nde ihraç olunan mal ve hizmetlerle ilgili olarak yüklenilen katma değer vergisinin ihracatçıya iade edilmesi konuşu açıklanmış bulunmaktadır. ihracat istisnası, ihracatı teşvik amacıyla öngörülen ve ’tam istisna’ olarak adlandırılan bir istisna türüdür. Burada ihraç olunan mal yün dışındaki müşteriye Katma değer vergisiz olarak teslim edildiğinden ihracatçının yüklendiği ancak indirim yoluyla gideremediği verginin iadesi yapılmak suretiyle ihraç olunan malın tamamen katma değer vergisinden arındırılması sağlanmış olmaktadır. Bu anlamda, ihracatçı mükelleflerin ihraç konuşu mallar nedeniyle bizzat yüklendikleri katma değer vergisinin ladesi esastır, ihraç edilen malla doğrudan ilgisi olmayan veya ihraç edilen malın bünyesine girme olanağı bulunmayan verginin ihracat istisnası olarak mükellefe iadesi söz konuşu değildir. Olayda, yükümlü şirket ihracatım yaptığı malları üç fabrikasında ürettiği, iade aldığı katma değer vergilerini de, üç fabrika üretimini birlikte değerlendirmek suretiyle yüklenilen katma değer vergisi (yüzdesi) ortalaması ile ihraç edilen mal maliyetleri toplamının çarpımıyla hesapladığı. inceleme elemanı tarafından ise, yükümlü şirketin hesaplama yöntemi ve hesaplamada kullandığı veriler esas alınmakla birlikte yüklenilen katma değer vergisi ortalamaları her fabrika için ayrı ayrı hesaplamaya alındığı, bu hesaplama sonucu yükümlü şirketin haksız aldığı saptanan katma değer vergisi iadeleri için kaçakçılık cezalı tarhiyat yapıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar, vergi mahkemesinin tarhiyatı terkin eden gerekçesinde, yüklenilen katma değer vergisi hesaplanırken üç fabrika ortalamasının alınmasının yükümlü şirket tarafından alınacak iade miktarım etkilemeyeceği belirtilmişse de, bu hesaplama yönteminin doğru sonuç verebilmesi için ya üç fabrikadan ihraç edilen mal miktarının ya da her üç fabrikada yüklenilen katma değer vergisi (yüzde) ortalamasının eşit olması gerekir. Oysa dosyada mevcut inceleme raporuna göre fabrikalar ve dönemler itibariyle ihraç edilen mal miktarları değişiklik gösterdiği gibi yüklenilen katma değer vergisi (yüzde) ortalamaları da farklılık göstermektedir. Buna göre, ihraç ettiği mallar nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinden daha fazla iade aldığı vergi inceleme raporu ile saptanan yükümlü şirket adına yapılan cezalı tarhiyatı terkin eden vergi mahkemesi kararında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliği ile karar verildi.
|
|