Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu
Takdir komisyonlarının, Vergi Usul Kanunu'nun 72. maddesi uyarınca, inceleme yetkisine sahip olduklarından, inceleme raporu düzenlenmeksizin takdire sevk edilen konularda somut verilere dayanarak matrah takdir etmeleri gerekir. İstemin Özeti: Yükümlü şirket adına, içeriği itibariyle yanıltıcı belge kullandığından bahisle, takdir komisyonu kararma dayanılarak Ağustos 1988 dönemi için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ve dahili tevkifat salınmıştır. Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen Vergi Mahkemesi kararıyla; içeriği itibariyle yanıltıcı belge temin edilmek suretiyle kayıtlara gider olarak intikal ettirilen 86.505.637 lira tutarındaki inşaat demiri için ödendiği ileri sürülen ve indirim konusu yapılan katma değer vergisinin 10.378.679 lira olmasına rağmen takdir komisyonunca kabul edilmeyen gider toplamının 13.000.000 lira olduğu, bu giderler için indirimi kabul edilmeyen katma değer vergisinin ise 1.560.00 lira olduğu, aslında, sonraki döneme devreden katma değer vergisi dikkate alındığında, davacı adına (10.378.679 4.885,066) = 5.493.613 lira vergi salınması gerekirken, takdir komisyonu kararma göre 1.560.000 lira katma değer vergisi salındığı, bu durumda, katma değer vergisi ile dahili tevkifata uygulanan kaçakçılık cezasında yasaya aykırılık görülmediği, kurumlar vergisi beyannamesi verildiğinden ve mahsup olanağı kalmadığından dahili tevkifatın kaldırılması gerektiği gerekçesiyle, davanın katma değer vergisi ve cezası ile dahili tevkifata uygulanan kaçakçılık cezasına ilişkin kısmını reddetmiş, dahili tevkifatı kaldırmıştır. Yükümlü şirketin temyiz istemini inceleyen Danıştay Dairesi kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde, resen takdir sebeplerine yer verildiği, bir olayda, sadece resen takdir yoluna başvurulması için gerekli koşulların gerçekleşmiş olmasının, takdir olunan matrahın hukuka uygunluğunun kabulü için yeterli olmadığı 213 sayılı Yasa'nın 31. maddesinin 8. bendinde, takdirin dayanakları ve yapılan takdir hakkındaki açıklamaların takdir komisyonu kararlarında yer almasının öngörüldüğü, aynı Yasa'nın 74 ve 75. maddelerinde, matrah takdiri yapmakla görevli takdir komisyonlarına bu görevleri dolayısıyla anılan yasada yazılı vergi inceleme yetkisi tanındığı, 213 sayılı Yasa'nın 134. maddesinde vergi incelemesinden maksadın belirtildiği, 141. maddesinde de, inceleme tutanakları ile ilgili düzenlemeye yer verildiği, bu hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, yeterli bir vergi incelemesinin yapılmış olduğundan söz edilebilmesi için vergileme '''q ilgili olaylar ve hesap durumlarının inandırıcı biçimde araştırılması, eleştirilecek hususlarla ilgili saptamaların sağlıklı yapılması ve bu saptamaların, isabetli bir biçimde değerlendirilmesi gerektiği, takdir komisyonunca veya inceleme elemanınca belirlenen matrah veya matrah farkı ile ilgili tespitlerin, takdir komisyonu kararlarında veya inceleme raporlarında açıkça belirtilmesiyle vergi yükümlüsünün hangi nedenle resen vergi tarhına muhatap tutulduğu bilinmesine olanak sağlanmış olacağı, dosyanın incelenmesinden, takdir komisyonunca hiçbir araştırma ve inceleme yapılmadan, genel ifadelerle 13 milyon lira matrah takdir edildiği, tarhiyatın bu matrah üzerinden yapıldığı, olayda, 213 sayılı Yasa'nın yukarıda anılan maddeleri ile idareye tanınan geniş yetkiler kullanılmadan, yükümlünün defter ve belgeleri incelenmeden, alım satıma taraf olan kişilerin ifadelerine başvurulmadan düzenlen faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının tespit edilmesine olanak bulunmadığı, takdir komisyonu kararında da yükümlünün içeriği itibariyle yanıltıcı belge kullandığı ve tarhiyatın indirimi kabul edilmeyen katma değer vergisi ile ilgili olduğunun belirtilmediği, yükümlü adına düzenlenen içeriği itibariyle yanıltıcı kabul edilen faturaların tutarı ile takdir komisyonunca takdir edilen matrahın miktarı arasındaki çelişkinin de tarhiyatın yeterli ve inandırıcı bir araştırma ve incelemeye dayanmadan uygulandığım gösterdiği, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29 ve 34. maddelerine göre indirilecek katma değer vergisinin ve varsa ödenecek verginin ilgili dönem defter ve belgelerinin incelenmesi ile tespit edilebileceği, bu durumda, yükümlünün içeriği itibariyle yanıltıcı belge kullandığı konusunda takdir komisyonunca yeterli araştırma ve tespit yapılmadan yükümlünün defter ve belgeleri incelenmeden, takdirin amacı belirtilmeden genel ve soyut ifadelere dayanılarak belirlenen takdir matrahı üzerinden yapılan cezalı tarhiyatın kaldırılması gerekirken, aksi yönde verilen kararda yasal isabet görülmediği gerekçesiyle mahkeme kararım bozmuştur. Bozma kararına uymayan Vergi Mahkemesi kararıyla; davacının, içerikleri itibariyle yanıltıcı görülen 86.505.637 lira tutarındaki 4 adet faturayı kayıtlarına intikal ettirdiğinin inceleme raporu ile tespit edildiği, uyuşmazlık konuşu tarhiyatın da sözü edilen belgeler esas alınmak suretiyle yapıldığı, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, esasen takdir komisyonunca davacının kayıtları üzerinde inceleme yapılması halinde de kayıtlara intikal ettirilen bu işlemlerden başka bir muamelenin tespitine imkan bulunmadığına göre, davacının defter ve belgeleri üzerinde bir araştırma veya bilirkişi incelemesi yaptırılmasında yarar bulunmadığı gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir. Direnme kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş ve vergilemeye esas alınan takdir komisyonu kararının dayanaksız olduğu ileri sürülerek bozulması istenmiştir. Karar: içeriği itibariyle yanıltıcı belge kullandığından bahisle, takdir komisyonu kararma dayanılarak davacı adına salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ve dahili tevkifata karşı açılan davada, dahili tevkifat aslım kaldıran, davanın kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ile dahili tevkifata uygulanan kaçakçılık cezasına yönelik kısmım reddeden vergi mahkemesi kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde resen tarhın tanımı ve nedenlerine yer verilmiş, takdir kararlarında bulunması gereken bilgileri düzenleyen 31. maddesinin 8. bendinde ise, takdirin dayanakları ve yapılan takdir hakkındaki açıklamaların takdir komisyonu kararlarında yer alması öngörülmüştür. Takdir komisyonlarının görev ve yetkileri ile ilgili düzenlemeler, Yasa'nın 74 ve 75. maddelerinde hükme bağlanmıştır. 134. maddede ise, vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu belirtilmiştir. Yukarıda değinilen hükümlerle, mükellefiyetle ilgili maddi olayların, kayıtların ve konuların, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunun araştırılarak tespiti sağlanmak istenmiştir. Olayda, resen tarh nedeninin açıklanmadığı, takdir komisyonu kararında, bu komisyonlara yasayla tanınan inceleme ve araştırma yetkisi kullanılmaksızın soyut ve genel ifadelere yer verildiği, takdire sevk nedenleriyle bağlantı kurulmadan matrah takdir edildiği saptanmaktadır. Yeterli hukuksal dayanaktan yoksun olduğu anlaşılan tarhiyatın kaldırılması gerekirken davanın reddi hukuka uygun görülmemiştir. Bu nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesinin ısrar kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına oyçokluğu (*) ile karar verildi. (*) KARŞI OY: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler, bozulması istenilen mahkeme kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında yerinde ve ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte değildir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.