Dairesi
Davacının adresine tebligat yapılamaması nedeniyle işlemden kaldırılan dava dosyasının, yenileme dilekçesi verilmek suretiyle işleme konulmasıyla, talebe gerek olmadan tahsil işlemi kendiliğinden duracağından, yenileme dilekçesinde yürütmenin durdurulması talebinde bulunulmaması neden gösterilerek y
Karar No
1998/1081
Esas No
1997/575
Karar Tarihi
18-03-1998

Danıştay Onbirinci Daire 

Davacının adresine tebligat yapılamaması nedeniyle işlemden kaldırılan dava dosyasının, yenileme dilekçesi verilmek suretiyle işleme konulmasıyla, talebe gerek olmadan tahsil işlemi kendiliğinden duracağından, yenileme dilekçesinde yürütmenin durdurulması talebinde bulunulmaması neden gösterilerek yenileme dilekçesinin verilmesinden sonra düzenlenen ödeme emrinde yasal isabet bulunmadığı cihetle, vergi mahkemesince davanın reddi yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir. İstemin Özeti: 1991 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Kasım ve Aralık dönemleri için re'sen takdir yoluyla salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davada, bildirilen adrese tebligat yapılamaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması üzerine yenilenen dava dilekçesinde yürütmenin durdurulmasının istenilmemesi sonucu kamu alacağının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmemiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla, 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanun'un 26/3. ve 27/3. maddeleri ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 55, maddesi hükmünün birlikte değerlendirilmesinden, vergi uyuşmazlıklarından doğan davalarda tarh edilen vergi ve kesilen cezaların dava konuşu edilen bölümün tahsil işleminin dava açılmakla duracağı, ancak davaya konu vergi ve cezalarla ilgili açılan davalarda dosyanın işlemden kaldırılması halinde yenileme dilekçesinde yürütmenin durdurulması talep edilmediği takdirde tahsil işlemine devam olunacağı, kamu alacağım vadesinde ödemeyenlere ise borçlarım yedi gün içinde ödemeleri için ödeme emri düzenleneceği sonucuna varıldığı, olayda re'sen takdir yoluyla yapılan cezalı tarhiyata karşı açılan davada, dosyanın işlemden kaldırılması nedeniyle yenilenen dava dilekçesinde yürütmenin durdurulmasının istenilmemesi üzerine kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Yükümlü şirket tarafından, cezalı tarhiyata karşı dava açtıklarım, dolayısıyla ortada tahsil edilebilir hale gelmiş bir kamu alacağından söz edilemeyeceği ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmektedir. Karar: Dosyanın incelenmesinden, yükümlü adına 1991 yılı muhtelif dönemleri için re'sen takdir yoluyla salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davada, bildirilen adrese tebligat yapılamaması nedeniyle dava dosyasının işlemden kaldırıldığı, yenilen dava dilekçesinde yürütmenin durdurulmasının istenmemesi üzerine kamu alacağının tahsili amacıyla dava konuşu ödeme emrinin düzenlendiği, vergi mahkemesince cezalı tarhiyatın kaldırılması istemine ilişkin yenileme dilekçesinde yürütmenin durdurulmasının talep edilmemesi nedeniyle tahsilat işlemine devam edilebileceği gerekçesiyle ödeme emrinin onanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26/3. maddesinde, davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde yeni adresin bildirilmesine kadar dava dosyasının işlemden kaldırılacağı ve varsa yürütmenin durdurulması kararının kendiliğinden hükümsüz kalacağı, dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir yıl içinde yeni adres bildirilmek suretiyle yeniden işleme konulması istenmediği takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin öngörüldüğü, 27/3, maddesinde ise, vergi mahkemelerinde vergi uyuşmazlıklarının doğan davalarının açılmasının, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların zam ve cezalarının dava konuşu edilen bölümünün tahsil işlemlerin! durduracağı, ancak, 26. maddenin 3. fıkrasına göre işlemden kaldırılan dosyanın yeniden işleme konulması ile ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan işlemlerle tahsilat işlemlerinden dolayı açılan davaların tahsilat işlemlerini durdurmayacağı, bunlar hakkında yürütmenin durdurulmasının istenebileceği hususları hükme bağlanmıştır. Uyuşmazlık konuşu olayın, anılan hükümler uyarınca irdelenmesinden, tarh edilen vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlerle bunların zam ve cezalarına karşı vergi mahkemelerinde dava açılması halinde, talebe bağlı olmasızın dava konuşu edilen bölümlerin tahsilinin duracağı açıkça anlaşılmaktadır. Olayda, çözümlenmesi gereken, açılan davada adreste tebligat yapılamaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması halinde, kanunda öngörülen süre içinde verilen yenileme dilekçesinde, işlemden kaldırmayla uygulanmaya başlanan tahsilat işleminin durması için yürütmenin durdurulması talebinde bulunmanın gerekip gerekmeyeceği konusudur. Yukarıda açıklanan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, yasa koyucu esasen tarh edilen vergilerle ilgili olarak dava açılmakla doğrudan tahsilatın durmasını amaçladığına göre, işlemden kaldırma sonrasında verilen yenileme dilekçesiyle dava kaldığı yerden devam edeceğinden, bu dilekçede, tarh edilen vergiye ilişkin bulunan dava için, artık kanunda öngörülmediği halde yürütmenin durdurulması talebinde bulunma mecburiyetinin doğduğunu, aksi takdirde tahsilatın devam edeceğini kabul etmek, yasa koyucunun açık iradesine ters düşecektir. Anılan hükümlerde amaçlanan yenileme dilekçelerinde yürütmenin durdurulmasını isteme zorunluluğunun, tarh edilen vergi ve kesilen cezalara karşı açılan davalarla ilgili olmayıp, 6183 sayılı Kanuna tabi işlemlerle, ihtirazi kayıtla verilen beyannamelere karşı açılan davalarda uygulanması mümkün olan bir kural olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Bu durumda, davacının adresine tebligat yapılamaması nedeniyle işlemden kaldırılan dava dosyasının, yenileme dilekçesi verilmek suretiyle işleme konulmasıyla, talebe gerek olmadan tahsil işlemi kendiliğinden duracağından, yenileme dilekçesinde yürütmenin durdurulması talebinde bulunulmaması neden gösterilerek yenileme dilekçesinin verilmesinden sonra düzenlenen ödeme emrinde yasal isabet bulunmadığı cihetle, vergi mahkemesince davanın reddi yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir. Kaldı ki, gerek dosyanın işleme konulmasından sonra ödeme emrinin düzenlenmiş olması, gerekse dava sonucunda cezalı tarhiyatı terkin eden mahkeme kararının Danıştay tarafından onanması karşısında, yükümlü şirketin ödeme emri içeriği borçlarının mevcudiyetinden ve kesinleştiğinden bahsetme imkanı bulunmadığı gibi ortada tahsil işlemlerinin yürütüleceği bir kamu alacağı da mevcut değildir. Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle, Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına oyçokluğu (*) ile karar verildi. (*) KARŞI OY: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden, temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği görüşüyle Daire kararma karşıyım.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı