Dairesi
Beyanname verilmesine karşın defter tutulmadığının tespiti durumunda katma değer vergisi indirimlerinin uygulanamayacağı hk.
Karar No
1998/1029
Esas No
1997/286
Karar Tarihi
16-03-1998
Danıştay Onbirinci Daire

Beyanname verilmesine karşın defter tutulmadığının tespiti durumunda katma değer vergisi indirimlerinin uygulanamayacağı hk. İstemin Özeti: Katma değer vergisi mükellefi olan davacı kurumun 1990 yılında defter tutmadığının saptanması üzerine, beyannamelerde gösterilen katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyerek adına aynı yılın tüm dönemleri için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır. Vergi Mahkemesi kararıyla; davacı lisenin Cumhuriyet döneminden önce kurulduğu ve 1923 Lozan Barış Antlaşması hükümlerine istinaden kendilerine birtakım ayrıcalıklar tanındığının, Milli Eğitim Bakanlığı’nca davacıya gönderilen 14.11.1946 gün ve 5692/310 sayılı yazıyla ve bu yazı üzerine ...... Milli Eğitim Müdürlüğünce gönderilen 18.11.1946 gün ve 9293 sayılı yazıdan davacının genel eğitime hizmet etmekte olduğunun kabul edildiği, davacının kurumlar vergisinden muaf olması sebebiyle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 173/3. maddesi uyarınca defter tutmak mecburiyetinde olmadığı, 1990 yılma ilişkin olarak re’sen tarh ve tebliğ olunan cezalı kurumlar vergisi ve bu vergi üzerinden hesaplanan cezalı fonlara karşı açılan davanın mahkemelerinin 1996/1534 sayılı kararıyla kabul edilerek tarhiyat kaldırıldığından tutulmak zorunluluğu bulunmayan deftere kaydedilmediği taraflar arasında tartışmasız bulunan ve verilen beyannamelerde indirim konuşu yapılan katma değer vergisinin cezalı olarak salınmasında yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı idare, davacı kurumun dernek ve vakıflara bağlı iktisadi işletme kategorisinde olup, 5422 sayılı Kanun’un 11. maddesine göre kurumlar vergisi mükellefi olduğu, yüklenilen katma değer vergilerinin indirilebilmesi için alış faturası veya benzeri belgelerin yasal defterlere kaydedilmesi gerektiğini, mükellefin kurumlar vergisinden muaf olmasının diğer vergi yükümlülüklerini ortadan kaldırmayacağım, olayda uyuşmazlığın ait olduğu yılda yasal defterler tutulmadığından yapılan işlemde yasaya aykırılık bulunmadığım ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 173. maddesinin 2. fıkrasında, istisna hükümlerinin gelir veya kurumlar vergisinden muaf olmakla beraber diğer vergilerden birine tabi olan ve bu vergileri götürü usulde tespit edilemeyen mükelleflerin muaf olmadıkları vergiler için tutacakları defterlere şümulü yoktur açıklamasına yer verilmiştir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1/a bendinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, aynı Kanun’un 34. maddesinin 1. bendinde, yurt içinde sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği, 54. maddesinde ise, katma değer vergisi mükelleflerinin tutmaları zorunlu olan defter kayıtlarım bu verginin hesaplanmasına ve kontrolüne olanak verecek şekilde düzenleyecekleri belirtilmiştir. Bu hükümler karşısında katma değer vergisi mükelleflerinin gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyetlerine bağlı olmaksızın yasal defter tutma yükümlülükleri bulunduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Katma değer vergisi ile ilgili yasa hükümlerine göre katma değer vergisinin indirim konuşu yapılabilmesi için indirim konuşu yapılacak verginin fatura ve benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve sözkonusu belgelerin yasal defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir. Olayda, katma değer vergisi mükellefi olan kurumun uyuşmazlık dönemlerine ait beyannamelerini verdiği ancak defter tutmadığı sabittir. Bu durumda mal ve hizmet alımlarına ilişkin belgeler yasal defterlere kaydedilmemiş olduğundan beyannamelerde gösterilen katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Kesilen kaçakçılık cezasına gelince; mükellefin faaliyetinin vergi dairesinin bilgisi dahilinde bulunması ve ilgili dönemlere ait katma değer vergisi beyannamelerinin süresinde verilmiş olması karşısında olayda, vergi kaçırma amacıyla hareket edildiğinden söz edilemeyeceğinden kusur cezası uygulanması gerekmektedir. Bu durumda, cezalı tarhiyatı kaldıran mahkeme kararında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına oybirliği ile karar verildi.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı