Danıştay Dördüncü Daire

Vergi Usul Kanununun 371. maddesinden yararlanabilmek için, ceza gerektiren eylemin mükellef tarafından olayın takdir komisyonuna intikal ettirildiği günden evvel resmi kayıtlara geçirilmiş olması gerekir. Takdire sevk işleminden sonra pişmanlıkla verilen beyannameler VUK 371. maddesi hükümlerinden yararlandırılamaz. İstemin Özeti: 1991 yılı Mart ayma ilişkin muhtasar beyannamesini vermemesi nedeniyle dönem matrahının tespiti için takdir komisyonuna sevk işleminden sonra pişmanlık hükümlerinden yararlanma istemiyle beyanname veren davacının bu talebi kabul edilmeyerek re'sen takdir olunan matrah üzerinden gelir (stopaj) vergisi salınmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 371. maddesinden yararlanabilmek için ceza gerektiren eylemin mükellef tarafından vergi dairesine bildirilmesinden önce idarece bu durumun saptanmamış olması gerektiği, olayda takdire sevk işleminden sonra pişmanlık dilekçesi verildiğinden sözü edilen hükümden yararlanılamayacağı, süresinde beyanname verilmediğinden re'sen takdir sebebinin oluştuğu, ancak davacının beyanının üzerinde gelir elde ettiği yolunda bir tespit yapılmadığı ve takdir komisyonu kararının dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle vergi ve cezanın kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı idare, yapılan tarhiyatın yasaya uygun olduğunu ileri sürmekte ve kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.