Danıştay Dördüncü Daire
Kamulaştırma davası sonunda müvekkili adına bir kamu kurumundan tahsil ettiği bedeli aynen ilgilisine veren ve bunun karşılığında noterde müvekkilinin imzasını taşıyan ibraname düzenleyen inceleme elemanınca da bu belgenin aksinin inceleme elemanınca somut olarak ortaya konamadığı durumlarda, beyan dışı bir gelirin varlığından söz edilemez. İstemin Özeti: 1992 yılında avukatlık serbest meslek faaliyetinden elde ettiği geliri noksan beyan ettiğinin incelemeyle tespiti sonunda davacı adına re’sen gelir vergisi salınmış, kaçakçılık ve özel usulsüzlük cezaları kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; serbest avukat olarak faaliyette bulunan davacının, vekil sıfatıyla takip ettiği bir dava neticesinde, müvekkilinden tahsil ettiği ücreti kayıtlarına eksik intikal ettirdiği belirtilerek adına re’sen tarhiyat yapılmışsa da, dosyada bulunan bilgi ve belgelerden; davacının sözkonusu vekalet ücreti ve kamulaştırma davası sonunda müvekkili adına bir kamu kurumundan tahsil ettiği bedeli aynen ilgilisine verdiği ve bunun karşılığında noterde müvekkilinin imzasını taşıyan ibranamenin düzenlendiği inceleme elemanınca bu belgenin aksi somut olarak ortaya konulmadığı yalnızca müvekkilin beyanından hareketle re’sen tarh yoluna gidildiği, re’sen tarh için Vergi Usul Kanununun öngördüğü esaslara göre inceleme yapılmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, inceleme raporuna dayalı tarhiyatın kanuna uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.