Danıştay Dokuzuncu Daire
Hiçbir mücbir sebebi bulunmaksızın defter ve belgelerim incelemeye ibraz etmeyen yükümlünün daha sonra dava aşamasında mahkemeye ibraz ettiği emtia alış faturalarında saptanan katma değer vergisi indirimleri kabul edilmez. istemin Özeti: PVC Doğrama imalatı ve ticareti işiyle uğraşan yükümlünün 1992 yılma ait defter ve belgelerini bulamadığından bahisle incelemeye ibraz etmemesi üzerine; ihtilaflı dönem katma değer vergisi beyannamelerinde beyan edilen katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesi sonucu beyan edilen matrahlar üzerinden re'sen tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı; olayda, davacının ihtilaflı dönem defter ve belgelerini bulamaması nedeniyle incelemeye ibraz etmediği 28.03.1995 tarihli tutanakla tespit edildiğine göre, ibraz edilemeyen defter ve belgeler nedeniyle vergi matrahınin tamamen veya kısmen maddi delillere dayanılarak tespiti olanağı ortadan kalktığı, dolayısıyla re'sen takdir nedeninin kabulünün zorunlu hale geldiği, defter ve belgelerin bulunamaması nedeniyle ibraz edilmemesinin yasada belirtilen ispat ve ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmaya dayanak sayılabilecek hukuki bir neden olarak düşünülemeyeceği, zira ticari icaplara göre emtia satın aldığı kişi ve kuruluşları tanımak bilmek durumundaki bir alıcının gerekli girişimleri yaparak emtia alımına ilişkin belgelerin mevcudiyetini ispat olanağına sahip bulunduğu, ispat külfeti kendisine düşen yükümlüler tarafında ibraz edilebilen fatura ve benzeri vesikalara ilişkin katma değer vergisinin indirim konuşu yapılabilmesi, aksi halde indirimlerin kabul edilmemesi gerektiği, davacının mal salın aldığı firmalardan temin ederek mahkemeye ibraz ettiği alış faturalarında gösterilen katma değer vergilerinin indirimde dikkate alındığı, buna göre 1992/Mayıs, Ekim ve Kasım ayları için ödenmesi gereken vergi kaçırma kastı bulunmadığından kaçakçılık cezasının kusur cezasına çevrilmesi icabettiği gerekçesiyle kısmen kabul ederek, 1992/Temmuz, Ağustos, Eylül ve Aralık ayları için salınan vergileri değişiklikle onayan, kaçakçılık cezasını kusur cezasına çeviren Vergi Mahkemesinin kararının;defter ve belge ibraz edilmediğinden katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilemeyeceği, 213 Sayılı Kanun'un 344. maddesi gereğince salınan kaçakçılık cezasının yasaya uygun olduğu ve aynen onanması gerektiği ileri sürülerek bozulması istenmektedir. Karar: Uyuşmazlıkta, 1992 yılma ait defter ve belgelerini bulamaması nedeniyle incelemeye ibraz etmeyen yükümlünün, ilgili dönemlerdeki katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesi sonucunda vergi inceleme raporuna göre re'sen tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davayı kısmen kabul ederek, mahkemeye ibraz edilen mal alış faturalarına göre katma değer vergisini değişiklikle onayan, kaçakçılık cezasını kusur cezasına çeviren vergi mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenmektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde 're'sen vergi tarhı' tanımlanmış, aynı maddenin 3. bendinde, bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısminin tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemiş olması halinde maddi delillerin var olmadığının kabul edileceği belirtilmiştir. Madde hükmüne göre, defter ve belgelerin her ne sebeple olursa olsun ibraz edilmeme hali takdir sebebidir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1/a bendinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, aynı Kanun'un 34. maddesinin 1. bendinde, yurt içinden sağlanan veya ithal olunana mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği hüküm altına alınmıştır. Bu hükümler karşısında, katma değer vergisinin indirim konuşu yapılabilmesi için, indirim konuşu yapılacak verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve sözkonusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir. Olayda, yükümlünün 1992 yılma ait noter tasdikli işletme hesabı defteri ile belgelerini bulamadığından bahisle incelemeye ibraz etmediği hususu 28.03.1995 tarihli inceleme tutanağı ile tespit edilmiş olup, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 13. maddesinin 4. fıkrasında belirtildiği gibi, iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikalarım elinden çıktığı yolunda herhangi bir mücbir sebebin varlığı iddia ve tespit edilememiştir. 3065 sayılı Kanun'un yukarıda açıklanan 29. ve 34. maddeleri hükümlerine göre fatura ve benzeri vesikalarla bunların kaydedildiği kanuni defterleri ibraz zorunluluğu bulunan yükümlüden, ancak kanunda öngörüldüğü şekilde bir mücbir sebep hal'inin mevcudiyeti durumunda defter ve belgelerinin ibrazı aranmayarak sonradan ibraz edilebilen fatura ve benzeri vesikalarda yeralan katma değer vergilerinin indiriminin kabulü mümkündür. Hiçbir mücbir sebep bulunmak sizin defter ve belgelerin! incelemeye ibraz etmeyen yükümlünün daha sonra dava aşamasında mahkemeye ibraz ettiği emtia alış faturalarından tespit edilen katma değer vergisinin indiriminin kabul edilmesi katma değer vergisi kanunuyla getirilen esaslara uygun olmadığından katma değer vergisinin değişiklikle onanması yolunda verilen kararda yasal isabet görülmemiştir. Öte yandan, matrah farkı yükümlünün ihtilaflı dönem katma değer vergisi beyannamesinde mevcut bilgilerden çıkarıldığından vergi ziyaı nedeniyle uygulanacak cezanın kaçakçılık cezası değil kusur cezası olması gerekmektedir. Bu nedenle, temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına, açıklanan hususlar dikkate alınarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine oybirliği ile karar verildi.