|
Dairesi
Katma değer vergisinde indirim hakkının doğması için öncelikle mükellefiyetin tesis edilmiş olması, indirim konuşu yapılan katma değer vergisine ilişkin teslim ve hizmetin indirim hakkını kullanacak olan mükellefe yapılması ve indirim hakkını kullanan mükellefin, teslim ve hizmete ilişkin belgede ay
|
|
Karar No
1997/4053
|
|
Esas No
1996/5990
|
|
Karar Tarihi
14-11-1997
|
|
|
Danıştay Onbirinci Daire
Katma değer vergisinde indirim hakkının doğması için öncelikle mükellefiyetin tesis edilmiş olması, indirim konuşu yapılan katma değer vergisine ilişkin teslim ve hizmetin indirim hakkını kullanacak olan mükellefe yapılması ve indirim hakkını kullanan mükellefin, teslim ve hizmete ilişkin belgede ayrıca gösterilen katma değer vergisini yasal defterlerine kaydetmiş olması gerekmektedir. İstemin Özeti: Yükümlü kurum tarafından verilen eğitim hizmetinin katma değer vergisine tabi olmasına rağmen 1989 yılında öğrencilerden alınan hizmet bedelinin beyan dışı bırakıldığı belirtilerek, 1989 yılma ait indirimler de dikkate alınmak suretiyle re’sen düzenlenen beyannamelere göre 1989/Şubat dönemi için katma değer vergisi tarh edilmiş, kaçakçılık ve özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; Vakıf Özel Lisesi tarafından verilen eğitim hizmetinin 3065 sayılı Yasanın 17/1a maddesinde belirtilen istisna kapsamında değerlendirilemeyeceği, ancak 1988 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen raporda okul inşaatı nedeniyle yüklenilen ve maliyet hesaplarına aktarılan 932.813.766 lira indirilebilir katma değer vergisi dikkate alındığında, 1988/Aralık döneminden devreden vergi nedeniyle uyuşmazlık döneminde ödenecek vergi çıkmadığı gerekçesiyle kaçakçılık cezalı katma değer vergisini, 213 sayılı Yasanın 353. maddesinde öngörülen özel usulsüzlük cezasının kesilebilmesi için fatura ve benzeri belgelerin verilmediğinin ve alınmadığının, vermeyen ve almayanlar nezdinde saptanması gerekirken böyle bir tespit yapılmadığı gerekçesiyle de kesilen özel usulsüzlük cezasını terkin etmiştir. Yükümlü kurum, verilen eğitim hizmetinin 3065 sayılı Yasanın 17/1a maddesinde belirtilen istisna kapsamında olduğu, mahkeme kararının bu hususa ilişkin bölümünün mutlaka istisna kapsamında olduğu, mahkeme kararının bu hususa ilişkin bölümünün hukuka aykırı olduğunu iddia ederek kararın gerekçe yönünden bozulmasını istemektedir. Karar: Uyuşmazlık, (V.K) Vakfı tarafından kurulan (K) Özel Lisesinin öğrencilerinden aldığı okul ücreti üzerinden katma değer vergisi hesaplanmadığı, sözkonusu hizmet bedelinin kayıt ve beyan dışı bırakıldığı belirtilerek 1.989 yılma ilişkin indirimler dikkate alınmak suretiyle yapılan cezalı tarhiyattan doğmuştur. Uyuşmazlığı inceleyen mahkeme, adı geçen okul tarafından verilen eğitim hizmetinin 3065 sayılı Yasanın 17/1a maddesinde belirtilen istisna kapsamında olmadığından, katma değer vergisi mükellefiyeti tesisinde ve okul ücretleri üzerinden katma değer vergisi hesaplanmasında yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak 01.09.1988 tarihine kadar okul inşaatı sırasında yüklenilen katma değer vergisinin indirim konuşu olarak dikkate alınması halinde uyuşmazlık döneminde ödenecek vergi çıkmadığı gerekçesiyle cezalı tarhiyatı terkin etmiştir. Mahkeme kararının; yükümlü kurum tarafından verilen eğitim hizmetinin 3065 sayılı Yasanın 17/1a maddesinde öngörülen istisnadan yararlanamayacağına ilişkin kısmın hukuka uygun olup, bu hususa yönelik iddialar, kararın bu kısmım kusurlandırılacak nitelikte görülmemiştir. indirimler konusuna gelince; 3065 sayılı Yasanın 29/1a maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, aynı Yasanın 34. maddesinde ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinde ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesi koşuluyla indirilebileceği hükmü yeralmış, böylece katma değer vergisinde indirim hakkından yararlanmanın koşulları belirlenmiştir. Buna göre katma değer vergisinde indirim hakkının doğması için öncelikle mükellefiyetin tesis edilmiş olması, indirim konuşu yapılan katma değer vergisine ilişkin teslim ve hizmetin indirim hakkını kullanacak olan mükellefe yapılması ve indirim hakkını kullanan mükellefin, teslim ve hizmete ilişkin belgede ayrıca gösterilen katma değer vergisini yasal defterlerine kaydetmiş olması gerekmektedir. Olayda, 1998/Eylül döneminde faaliyete geçen yükümlünün (K Özel Lisesi) bu dönemden itibaren katma değer vergisi mükellefiyetinin tesis edildiği, dolayısıyla bu dönemden önce indirim hakkının bulunmadığı, mükellefiyet tesis edilmeden önce okul inşaatı sırasında (V) Vakfı tarafından ödenen ve yükümlü kurumun yevmiye defterinde 30.11.1988 tarihli kayıtla, Bina ve Arazi Hesabı ile Demirbaş ve Mefruşat Hesapları borçlandırılarak, (VK) Vakfı hesabı alacalandırılmak suretiyle maliyetlere intikal ettirilen katma değer vergisinin, yukarıda belirtilen yasa hükmü uyarınca indiriminin mümkün olmadığı dikkate alındığında, mahkemenin 1989 yılı için düzenlenen vergi inceleme raporunda eleştiri konuşu bile yapılmayan bir hususu, dava konusunu genişleterek maliyet hesabına aktarılan 932.813.766 lira katma değer vergisinin indirim konuşu yapılabileceğinden bahisle cezalı tarhiyatı terkin etmesinde yasal isabet görülmemiştir. Ancak, vergi dairesi müdürlüğü tarafından temyiz edilmeyen mahkeme kararının yükümlü kurum aleyhine bozulması mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddine oybirliği ile karar verildi. KARŞI OY: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, vergi mahkemesi ısrar kararının bozulması sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşü ile karara katılmıyoruz.
|
|