Danıştay Dördüncü Daire

Kanuni temsilcilerin ödevlerin! yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınmasının yasa hükmü olduğu; vergi borcu olan tüzel kişiliğin unvan değişikliği ile yeni bir tüzel kişiliğe dönüşmüş olması halinde eski tüzel kişilikle ilgili olarak tahsil edilemeyen kamu borcu için yeni tüzel kişiliği değil eski dönemin kanuni temsilcisinin mal varlığına müracaat edilmesinin yerinde olduğu hk. İstemin Özeti: Davacının, yönetim kurulu üyesi olduğu ....... Otel işletme Müşavirlik Anonim Şirketinin gelir stopaj ve damga vergisi borçlarının tahsili amacıyla adına düzenlenerek tebliğ edilen 14.9.1995 tarih ve 1990/4234, 1991/4602, 1993/1489 sayılı ödeme emirlerine karşı açılan davayı ; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 'Kanuni Temsilcilerin Ödevi' başlığım taşıyan 10. maddesinde, tüzel kişilerle küçüklerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri tarafından yerine getirileceği, kanuni temsilcilerin bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi alacaklannın kanuni ödevlerim yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hükmünün öngörüldüğü, bu hükme göre kanuni temsilcinin mal varlığına gidilebilmesi için vadesinde ödenmeyen vergi alacağının asıl borçlunun varlığından tahsil imkanının kalmaması, yasalarda öngörülen başvuru yollarının herhangi bir nedenle tıkanmış olması gerektiği, 8.12,1995 tarihli ara kararı ile davalı Vergi Dairesi Müdürlüğünden borçlu şirketin unvan değişikliği yaparak .................... Tur Turizm Ticaret Anonim Şirketi adım aldığı ve faj!ıyete devam ettiği ayrıca, Antalya, Alanya gibi, yerlerde malvarlığının bulunduğunun tespit edilmesi sonucu vergi alacağının bunlardan tahsili yoluna gidilip gidilmediğinin sorulduğu, verilen cevabi yazıda, .... Defter darlığınca bu konulardaki araştırmalara cevap verilmediğinin belirtildiği, bu du rumda şirketin vergi borcunu; karşılayabilecek mal varlığının bulunup bulunmadığı kapsamlı bir şekilde araştırılmadan ve Defterdarlığın araştırmasının sonucu beklenmeden davacı adına takibe geçilmesinde yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek dava konusu ödeme emirlerim iptal eden Vergi Mahkemesi kararının; şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağının tahsili için, yönetim kurulu üyesi olan davacı adına düzenlenerek tebliğ edilen ödeme emrinde kanuni aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Karar: 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddesinde; 'Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların Vakıflar ve Cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevler kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirilir. Yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacaklar, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınır...' hükmüne yer verilmiştir. Anılan hüküm.uyarınca, kamu alacağının borçlu olan tüzel kişiliğin malvarlığından tahsilinin kısmen veya tamamen olanaksız hale gelmesi durumunda tüzel kişiliğin vergi borçlarının kanuni temsilcilerden tahsil edilmesi gerekmektedir. Olayda, davacının yönetim kurulu üyesi olduğu ............... Otelcilik ve Ticaret Anonim Sirkelinin 21.3.1990 tarihinde tescil edildiği, 21.9.1990 tarihinde unvan değişikliği yaparak ........ Tur Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi olarak yeni bir tüzel kişilikle faaliyetine devam ettiği anlaşıldığından ..... Otelcilik ve Ticaret Anonim Şirketine ait vergi borçlarının yeni unvanlı şirketten takip ve tahsil edilmesine olanak bulunmamaktadır. Bu'durumda, ......... Otelcilik ve Ticaret Anonim Şirketinden tahsil olanağı kalmadığı açık olan kamu alacağının sorumlu sıfatıyla yönetim kurulu üyesi olan davacıdan tahsili için ödeme emri düzenlenip tebliğ edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından aksi yönde verilen Vergi Mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir. . . o Açıklanan nedenlerle Vergi Dairesi Müdürlüğünün temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oyçokluğuyla karar verildi . AZLIK OYU: Temyiz konusu mahkeme kararında yazılı gerekçeler karşısında temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği görüşü ile karara katılmıyoruz.