Dairesi
Teşvik ikramiyesi üzerinden gelir vergisi kesilmesinin eksik bir vergilendirme veya hesap halası oluşturması uyuşmazlığın hukuki nitelik taşıması nedeniyle olaya düzeltme hükümlerini uygulanmasının olanaksızdır.
Karar No
1997/2182
Esas No
1996/5990
Karar Tarihi
04-06-1997
Danıştay Üçüncü Daire

Teşvik ikramiyesi üzerinden gelir vergisi kesilmesinin eksik bir vergilendirme veya hesap halası oluşturması uyuşmazlığın hukuki nitelik taşıması nedeniyle olaya düzeltme hükümlerini uygulanmasının olanaksızdır. istemin Özeti: Davacının 1993 ve 1994 yıllarında almış olduğu teşvik ikramiyeleri üzerinden yapılan gelir vergisi kesintilerinin talebine uyularak idarece kendisine iade edilmesinden sonra tekrar ve taksitler halinde maaşından kesilmek suretiyle geri alınması üzerine 15.06.1995 tarihinde yapılan geri ödemenin ilk taksitine karşı dava açma süresi geçirildikten sonra Vergi Usul Kanunu’nun 116. ve takip eden maddeleri île 124. maddesi uyarınca sözkonusu vergi kesintisinin red ve ladesi için yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun reddi yolunda yapılan işleme karşı açılan davayı; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 29. maddesine göre, teşvik ikramiyesi veya mükafatların gelir vergisinden müstesna tutulabilmesi için, bunların maddenin birinci ve diğer fıkralarında ayrı ayrı yazılı işleri veya faaliyetleri ya da bunlar dışında olup memleket bakımı faydalı bir diğer iş veya faaliyetleri teşvik için verilmiş olmasının ve hukuken teşvik veya mükafat ikramiyesi olarak ödenmesinin gerekli ve yeterli bulunduğu, madde içeriğinde, vergi bağışıklığı bakımından başkaca bir koşulun da aranmadığı, buna göre, güzel sanatların bir dalında sahne sanatı ile ilgili görev yapan davacıya ödenen teşvik ikramiyesinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun 29/1. maddesi hükmü uyarınca gelir vergisinden bağışık tutulması ve vergi kesilmemesi gerektiğinden teşvik ikramiyesinden kesilen gelir vergisinin davacıya red ve iade edilmesi icap ettiği gerekçesiyle kabul ederek, dava konuşu verginin ret ve iadesine karar veren Vergi Mahkemesinin kararının; düzeltme başvurusuna ilişkin dilekçede ileri sürülen hususların vergilendirme ve hesap hataları kapsamına girmemesi, tarhiyatın esasına yönelik iddialar içermesi nedeniyle olayda düzeltme hükümlerinin uygulanmasına olanak bulunmadığı, bu nedenle davanın öncelikle usul yönünden reddi gerektiği, esas yönünden ise, teşvik ikramiyelerinin Gelir Vergisi Kanunu’nun 29/1. maddesi kapsamına girmediği ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 116. maddesinde vergiye ilişkin hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması vergi hatası olarak tanımlanmış, aynı Kanun’un 117. maddesinde matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer olması ’hesap hataları’ olarak, 118, maddesinde de, mükellefin şahsında hata mükellefiyette, mevzuda ve vergilendirme ve muafiyet döneminde hata ’vergilendirme hataları’ olarak ifade edilmiştir. Dava konuşu olayda, davacının 1993 ve 1994 yıllarında almış olduğu teşvik ikramiyeleri üzerinden yapılan gelir vergisi kesintilerinin talebine uyularak idarece kendisine iade edilmesinden sonra tekrar ve taksitler halinde yine maaşından kesilmek suretiyle geri alınması üzerine 15.06.1995 tarihinde yapılan geri ödemenin ilk taksit kesintisine karşı dava açma süresi geçirildikten sonra sözkonusu gelir vergisi kesintisinin red ve iadesi istemiyle düzeltme ve şikayet yoluyla yapılan başvurunun reddi üzerine dava açıldığı anlaşılmaktadır. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 124. maddesi uyarınca düzeltme şikayet yoluna başvurulabilmesi için ortada açık bir vergi hatası bulunması gerekmektedir. Teşvik ikramiyesi üzerinden gelir vergisi kesilmesi, sözü edilen maddelerde tanımlandığı şekilde açık bir vergilendirme veya hesap halası oluşturmadığı gibi uyuşmazlığın hukuki bir nitelik taşıması nedeniyle olaya düzeltme hükümlerinin uygulanması olanaksızdır. Bu nedenle mahkemece uyuşmazlığın vergi halası kapsamında bulunmadığı gözetilmeden işin esasına girilerek tevkif edilen verginin red ve iadesi yolunda verilen kararda yasal isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesinin kararın in bozulmasın esasta oybirliği ile, gerekçede oyçokluğu ile karar verildi . AYRIŞIK OY: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 116126. maddelerinde düzenlenmiş olan düzeltme ve şikayet hükümleri uyarınca yapılan başvurular nedeniyle tesis edilen işlemlerin yargı önüne getirilmesi hallerinde, bu işlemlerin düzeltme ve şikayet hükümleri kapsamında incelenmesi, ancak olayda vergi hatası bulunup bulunmadığına göre de sonuçlandırılması gerekir. Açıklanan nedenlerle temyiz konuşu kararın uyuşmazlık konuşu olayda vergilendirme hatası bulunmadığı gerekçesiyle bozulması gerekeceğinden çoğunluk kararının gerekçesine katılmıyorum.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı