Dairesi
Ortakların, şirketten kar payına mahsuben para çekmeleri kabul edilmeyeceğinden, örtülü kazanç hükümlerine göre işlem yapılır. Bu durumda, bankaların en düşük kısa vadeli genel kredi faiz oranlarım dikkate almak suretiyle hesaplanan matrah farkı yerindedir.
Karar No
1997/1975/3
Esas No
1996/2052
Karar Tarihi
16-06-1997

Danıştay Dördüncü Daire

Ortakların, şirketten kar payına mahsuben para çekmeleri kabul edilmeyeceğinden, örtülü kazanç hükümlerine göre işlem yapılır. Bu durumda, bankaların en düşük kısa vadeli genel kredi faiz oranlarım dikkate almak suretiyle hesaplanan matrah farkı yerindedir. İstemin Özeti: 1993 yılı işlemleri incelenen davacı limited şirketin ortağına faizsiz borç para vermek suretiyle örtülü kazanç dağıttığı ileri sürülerek belirlenen matrah üzerinden ilgili yılda zarar beyan edilmesi nedeniyle 1994 yılı için re'sen kurumlar vergisi ve geçici vergi salınmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla, davacı şirket tarafından, ortaklarına verdiği borç para için faiz yürütülmesinin örf ve teamüle aykırı olduğu, sözü edilen paraların ortakların kar payına mahsuben verildiği ileri sürülmüşse de, bu miktar paranın uzun süre faizsiz borç olarak verilmesinin, enflasyon karşısında teamül ile açıklanamayacağı, öte yandan ortakların şirketten kar payı alacakları bulunmadan da ortaklar cari hesabından borç para çektiklerinin belirlendiği, bu durumda bankaların en düşük kısa vadeli genel kredi faiz oranlarını dikkate almak suretiyle hesaplanan matrahın yerinde olduğu, matrahın bulunuşu itibariyle olaya kusur cezası uygulanması gerektiği, ikmalen ve re'sen yapılan tarhiyatlarda geçici vergi salınamayacağı, geçici vergi için salınan kaçakçılık cezasının kusur cezasına çevrilmesinin uygun olacağı gerekçesiyle matrahın kusur cezalı olarak azaltılmasına karar vermiştir. Davalı idare kesilen kaçakçılık cezasının yasaya uygun olduğunu, davacı şirket ise, örtülü kazanç dağıtılmadığım, aksi düşünülse bile vadesiz ticari mevduat hesabinin dikkate alınması gerektiğim ileri sürmekte ve kararın bozulmasını istemektedirler. Karar: Davalı idarenin temyiz dilekçesinde cezaya ilişkin olarak ileri sürdüğü iddialar ile davacı şirketin vergi aslına yönelik iddiaların bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte görülmemiştir. Bir vergilendirme dönemi için ikmalen re'sen vergi tarhı halinde, bu vergi tutarı üzerinden, takip eden vergi dönemi için geçici vergi hesaplanması mümkün bulunmadığından, vergi ziyanına yol açıldığından söz edilerek geçici vergi için ceza kesilebileceğinin kabulünde isabet yoktur. Bu nedenle davacı şirketin geçici vergiye uygulanan kusur cezasıyla ilgili temyiz isteminin kabulüyle, Vergi Mahkemesi kararının sözü edilen hüküm fıkrasının bozulmasına, davacının diğer talepleri ile vergi dairesi müdürlüğünün temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı