Danıştay Onbirinci Daire
Herhangi bir vergilendirme döneminde vergiye tabi işlemleri bulunmayanlar da beyanname vermek zorundadırlar. Ancak, vergi matrahım, teslim ve hizmetlerin karşılığım oluşturan bedel teşkil edeceğinden, re’sen tarhiyatın defter ve belgelere ve somut verilere dayanması gerekir. İstemin Özeti: inşaat müteahhitliği yapan yükümlünün 1991 yılı ŞubatAralık dönemine ait katma değer vergisi beyannamelerini vermemesi nedeniyle takdir komisyonu kararıyla belirlenen matrah üzerinden kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarhiyatı yapılmıştır. Vergi Mahkemesi kararıyla; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 40/3 maddesinde herhangi bir vergilendirme döneminde vergiye tabi işlemleri bulunmayan mükelleflerin de beyanname vermek zorunda oldukları hükmüne yer verildiği, bu nedenle dönem beyannamelerinin verilmemesi re’sen takdir nedeni ise de, aynı Kanunun 20/1. maddesinde verginin matrahı teslim veya hizmetin karşılığım teşkil eden bedel olarak tanımlanmış olup, idarece re’sen takdir yoluna başvurulurken yükümlüye ait defter ve belgelerin de incelenmek suretiyle vergiye tabi ve hizmetin varlığı konusunda somut veriler gösterilmediği gibi takdir komisyonunca da takdirin dayanağının belirtilmemiş olması karşısında yapılan cezalı tarhiyatta yasal uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarhiyatını terkin etmiştir. Vergi Dairesi tarafından, beyannamenin verilmemesi nedeniyle takdire gidilmesinde ve matrah belirlenmesinde yasal isabetsizlik bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle temyiz isteminin reddine, Vergi Mahkemesi kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.