Danıştay Dördüncü Daire

İlgili yılda inşaat bitip, daireler teslim edilmeden fatura düzenlenmesi sözkonusu olmadığından özel usulsüzlük cezası kesilemeyeceği gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılması gerekir. 1989 yılında inşaat halinde iken sattığı dairelerden elde ettiği geliri beyan etmediği ileri sürülen davacı adına düzenlenen rapor uyarınca re'sen gelir vergisi salınmış, kaçakçılık ve özel usulsüzlük cezaları kesilmiştir. Ankara 7. Vergi Mahkemesi, 23.9.1994 günlü ve E:1994/202, K:1994/1366 sayılı kararıyla; bitmiş bir binanın satışında tescil işleminin satan kişi açısından vergiyi doğuran olay olarak kabulü gerektiği, devam eden inşaatlarda ise, aynı şekilde düşünülemeyeceği, vergilendirmede amaç, gerçek gelir ve gideri tespit ederek dönem karım hesaplamak olduğuna göre, henüz inşaat tamamlanmadan maliyet bedelinin tespiti mümkün olmayacağından, satılan kısımların tapuya tescili daha önceki tarih olsa bile, inşaatın bitim tarihinin vergiyi doğuran olay olarak kabul edilmesinin hakkaniyete uygun olacağı, bu durumda inşaat bitmeden yapılan satış işleminden elde edilen gelirin avans olarak değerlendirilmesi gerektiği, davacının inşaatın bitim tarihi itibariyle elde ettiği geliri beyan ettiği dikkate alındığında yapılan tarhiyatta isabet bulunmadığı, davacının bu satışlar için fatura düzenlemediği ileri sürülmüşse de, ilgili yılda inşaat bitip, daireler teslim edilmeden fatura düzenlenmesi sözkonusu olmadığından özel usulsüzlük cezası kesilemeyeceği gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı İdare, yapılan inşaat işinin, yıllara sari inşaat kapsamında değerlendirilemeyeceğini ileri sürmekte ve kararın bozulmasın) istemektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.