Danıştay Onbirinci Daire
Pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için matrahsız beyanname veren yükümlülerle matrah beyan eden yükümlüler arasında fark bulunmadiğindan, salt yükümlünün beyannamesinde ödenecek vergi çıkmaması nedeniyle pişmanlık hükümlerinden yararlandırılmamasında yasal isabet yoktur. İstemin Özeti: 1988 yılı OcakAralık dönemlerine ait katma değer vergisi beyannamesini kendiliğinden pişmanlık istemiyle matrahsız olarak veren yükümlü şirketin bu istemi ödenecek vergi bulunmaması nedeniyle kabul edilmeyerek adına re'sen kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ile dahili te/kifat salınmıştır. Vergi Mahkemesi kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 371. maddesinde yeralan pişmanlık ve ıslah hükümlerinin vergi kanunlarına aykırı kasıtlı ve hatalı davranışlarım bir dilekçe ile kendiliğinden haber veren mükelleflere uygulandığı, haber vermenin mükelleflerce kendiliğinden yapılması pişmanlık hükümlerinin uygulanması ve sonradan verilen beyannamenin zamanında verilmiş sayılması sonucunu doğurduğu, pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için matrahsız beyanname veren yükümlülerle matrah beyan eden yükümlüler arasında fark bulunmadığından, salt yükümlünün beyannamesinde ödenecek vergi çıkmaması nedeniyle pişmanlık hükümlerinden yararlandırılmamasında yasal isabet yoktur. Bu gerekçeyle cezalı tarhiyatları terkin etmiştir. Vergi Dairesince re'sen takdir sonucu saptanan matrah üzerinden yapılan cezalı tarhiyatların yasal olduğu ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.