Dairesi
Satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak borç para verdiği ve faiz tahakkuk ettirdiği asliye ticaret mahkemesi kararıyla da anlaşılan mükellef gelirini beyan dışı bırakması nedeniyle yapılan tarhiyat yerindedir.
Karar No
1996/1526
Esas No
1995/591
Karar Tarihi
04-04-1996

Danıştay Dördüncü Daire

Satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak borç para verdiği ve faiz tahakkuk ettirdiği asliye ticaret mahkemesi kararıyla da anlaşılan mükellef gelirini beyan dışı bırakması nedeniyle yapılan tarhiyat yerindedir. İstemin Özeti: Davacının faiz karşılığı ödünç para vererek 1989 yılında elde ettiği menkul sermaye iradım beyan etmediğinin tespit edildiği belirtilerek düzenlenen inceleme raporuna göre gelir vergisi salınmış, fon hesaplanmış, ağır kusur ve kaçakçılık cezaları kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; inceleme raporu ve eklerinin incelenmesinden uyuşmazlıkta sözkonusu edilen borç paranın faiz karşılığı verildiğinin, hamiline yazılı olarak borçlunun verdiği çeklerin faiz karşılığı, olarak, 13.5.1988 günlü satış vaadi sözleşmesinin de borç para ve faizini garanti altına almak için düzenlendiğinin anlaşıldığı, aynı konuda açılan bir dava hakkında Asliye Beşinci Ticaret Mahkemesince verilen 28.1.1992 günlü ve 1992/52 sayılı kararda, taraflar arasındaki esas ilişkinin ödünç para alıp verme ilişkisinden kaynaklandığı sonucuna varıldığının görüldüğü, buna göre vergi incelemesiyle uyuşmazlık döneminde tahsil edildiği tespit olunan faiz geliri beyan dışı bırakıldığından, yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmadığı, ancak fonlara uygulanan kaçakçılık cezasının ağır kusur cezasına çevrilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen reddine karar verilmiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, fonlarla ilgili olarak kesilen kaçakçılık cezasında kanuna ve usule aykırılık bulunmadığım, davacı ise, borçlu ile olan ilişkinin gayrimenkul alım satımından kaynaklandığım, bilahare.bu yakın ilişki ve yardım amacıyla verilen borç para ile ilgili çekler gününde ödenmediğinden icraya başvurulduğunu, bu nedenle de borçlunun husumeti sözkonusu olduğundan tamamen borçlu kişinin ifadesine ve varsayıma dayalı olarak yapılan vergilemenin hukuka uygun olmadığım ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedirler. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını, sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı