Danıştay Onbirinci Daire
Pişmanlıkla verilen KDV beyannamesinde tahakkuk edilen vergi ve pişmanlık zammının yasanın öngördüğü sürede ödenmemesi re'sen takdiri gerektirir. Takdir komisyonunun da, beyan edilen matrahın üzerinde bir miktarı tespit etmemesi halinde aynı matrahı takdir etmesi yerinde bir uygulamadır. İstemin Özeti: Dava, kanuni süresinden sonra kendiliğinden pişmanlıkla verilen 1990 yılı Eylül dönemi katma değer vergisi beyannamesinde tahakkuk eden vergi ile pişmanlık zammını ödemediğinden, pişmanlık istemi kabul edilmeyerek .re'sen takdir sonucu takdir, edilen matrah üzerinden salınan vergiye bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezasının kaldırılması istemiyle, açılmıştır. Ankara 5. Vergi Mah kemesi 5.10.1992 Gün ve E:1991/1220; K:1992/1389 Sayılı Kararıyla; olayda, .yükümlünün pişmanlıkla verdiği katma değer vergisi beyannamesiyle tahakkuk eden vergi ve pişmanlık zammını yasanın öngördüğü sürede ödememesi nedeniyle, re'sen takdire gidilmesi yerinde ise de, takdir komisyonunca davacı tarafından beyan edilen miktarın aynen dönem matrahı olarak takdir edilmiş elması ve beyan edilenin üstünde bir matrahın olduğu hususunda herhangi bir tespit bulunmaması karşısında, yükümlünün vergi kaçırma kastinin varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle kaçakçılık cezasının kusur cezasına çevrilmesine karar vermiştir. Davalı Vergi Dairesi Müdürlüğü, kaçakçılık cezasının aynen onanması gerektiğim ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle temyiz isteminin reddine, Ankara 5. Vergi Mahkemesi kararının onanmasına oybirliğiyle karar verildi.