Dairesi
DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU E. 1994/78
Karar No
1995/38
Esas No
1994/78
Karar Tarihi
24-02-1995

T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU

o VERGİ HATASININ İSBATI (Fazla Ödenen Verginin Düzeltme ve Şikayet Yoluyla Geri İstenilmesi)

o FAZLA VE YERSİZ ÖDENEN VERGİLERİN İADESİNİN İSTENİLMESİ (Düzeltme ve Şikayet Yoluyla Geri İstenilmesi - Vergi Hatası Kapsamında İsbatın Yapılması Gerektiği)

o İADE İSTEME USULÜ (Fazla ve Yersiz Ödenen Vergilerin İade isteme Usulü - Vergi Hatası Kapsamında İsbatının Yapılması Gerektiği)

Özet : İhracat kredisi alan müşterisinin döviz borcunu süresinde kapatmadığı için Türk Lirasına çevirerek hesapladığı faiz üzerinden banka ve sigorta muameleleri vergisini ödeyen banka, bu işlemini iptal ederek, düzeltme ve şikayet yoluyla fazla verginin iadesini istemişse de, işlemdeki yanlışlığı ve iptal nedenlerini belgelere dayanarak vergi hatası çerçevesinde açıklayamadığından iade isteminin reddinde hukuka aykırılık yoktur.

İstemin Özeti : ... Şubesi, ... Vergi Dairesi Müdürlüğüne yaptığı düzeltme başvurusunda; şubelerinin kredi müşterisi ... Dış Ticaret Anonim Şirketinin, kullandığı döviz kredilerine ilişkin kambiyo taahhüdünü süresinde yerine getirmediği görüşüyle, 22.5.1989 tarihinde döviz kredisinin Türk Lirasına çevrilip cari kredi faiz oranının uygulandığı ve bunun üzerinden tahakkuk ettirilen 925.955.657.- lira banka ve sigorta muameleleri vergisinin Mayıs 1989 döneminde beyan edilerek ödendiği ancak, anılan şirketin kambiyo taahhüdünü süresinde yerine getirdiğini döviz alım belgeleriyle belgelendirmesi ve borcunu dövizle tasfiye edeceğini bildirmesi üzerine, döviz kredisinin Türk Lirasına çevrilmesine ilişkin işlemin iptal edilerek, döviz kredilerine ilişkin faiz oranına göre belirlenen faiz miktarı üzerinden 225.443.112.- lira banka ve sigorta muameleleri vergisi tahakkuk ettirildiğini belirterek, fazla ödendiği ileri sürülen 700.512. 545.- lira verginin ilgili şirkete geri verilmek üzere iadesini istemiştir. Düzeltme başvurusu ile daha sonra Maliye Bakanlığına yapılan şikayet başvurusu reddedilmiştir.

Bu işlemin iptali istemiyle açılan davayı inceleyen Danıştay Yedinci Dairesi 16.2.1993 günlü ve E:1991/6319, K-1993/492 sayılı kararıyla: 13.12.1982 gün ve 17897 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 83/2 sayılı İhracatı Teşvik Tebliğinin 21 inci maddesinde, ihracat kredilerinin bir yıl vadeli olduğu, 98 inci maddesinde, taahhüt edilen ihracatın teşvik kararları ve bu tebliğ hükümlerine uygun olarak ihracat süresi içinde ve diğer şartlar çerçevesinde gerçekleştirilememesi halinde, sağlanmış olan menfaatlerin geri alınarak müeyyide uygulanacağının belirtildiği, 26.6.1987 günlü ve 87/ŞB-8 sayılı Merkez Bankası Genelgesinin döviz kredilerinin geri ödenmesi başlıklı (iii) bendinde ise; döviz kredilerinin, kredilerin açıldığı tarihle kredinin vadesi arasında yapılan ihracat ve döviz kazandırıcı işlemlerden sağlanan ve alışı da kredi vadesi içinde yapılan dövizlerle kapatılması gerektiği, bu mümkün değilse, vade sonunda döviz kredisinin Türk Lirası ile kapatılacağı ve gerekli müeyyidelerin uygulanacağının açıklandığı, bu nedenle, ilgili şirkete 27.2.1987-14.7.1987 tarihleri arasında kullandırılan ihracat kredilerinin bir yıllık süre içinde ödenmemesi üzerine, 27.2.1988-14.7. 1988 tarihleri ile kredilerin Türk Lirasına çevrildiği 22.5.1989 tarihi arasındaki süre için ticari kredi faiz oranına göre hesaplanan faiz miktarı üzerinden 925.955.657.- lira vergi tahakkuk ettirilerek ödenmesinde 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu ile anılan tebliğ ve genelge hükümlerine aykırılık bulunmadığı, sonradan şirketin teklifi ve banka yönetim kurulunun kararı ile ihracat kredisinin Türk Lirasına dönüştürülme işlemi iptal edilerek kredinin faiziyle birlikte Amerikan Doları cinsinden tasfiyesine karar verilmiş olması, anılan tebliğ ve genelge uyarınca uygulanan müeyyidelerin kaldırılmasını gerektirmeyeceğinden, fazla vergi yatırıldığı yolundaki iddiada isabet bulunmadığı, gerekçesiyle, davayı reddetmiştir.

Karar, davacı banka tarafından temyiz edilmiştir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hakimi Dr. Asım ÖZCAN'ın Düşüncesi :

Olayda kullanılan ihracat kredileri karşılığında taahhüt edilen ihracatın gerçekleştirilerek dövizlerin süresinde yurda getirilip getirilmediği çekişmeli olup, dosyadaki belgeler bu hususu aydınlatamamaktadır. Öte yandan, taahhüt edilen ihracat gerçekleştirilerek, dövizlerin süresinde yurda getirildiği kabul edilse bile kredinin vadesinden sonra dövizle kapatılmasının müeyyide uygulanmasını gerektirip gerektirmeyeceği hukuki uyuşmazlık konusudur.

Bu nedenle, uyuşmazlık vergi mahkemesince yapılacak araştırma ve değerlendirmelerden sonra çözümlenebilecek nitelik taşıdığından, davanın ilk derecede Danıştayda görülmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla temyiz isteminin kabulü ile kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Işın ESEN'in Düşüncesi :

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Danıştay Yedinci Dairesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle daire kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

13.12.1982 gün ve 17897 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 83/2 sayılı İhracatı Teşvik Tebliğinin 98 inci maddesinde; taahhüt edilen ihracatın süresi içinde gerçekleştirilememesi halinde sağlanmış olan menfaatlerin geri alınarak müeyyide uygulanacağı, 26.6.1987 gün ve 87/ŞB-8 sayılı Merkez Bankası Genelgesinin döviz kredilerinin geri ödenmesine ilişkin (iii) işaretli kısmında ise; döviz kredilerinin kredinin açıldığı tarihle kredinin vadesi arasında yapılan ihracat ve döviz kazandırıcı işlemlerden sağlanan dövizlerle kapatılması gerektiği, aksi takdirde, vade sonunda kredinin Türk Lirası ile kapatılarak gerekli müeyyidelerin uygulanacağı açıklanmıştır.

Olayda, ilgili şirket tarafından kullanılan ihracat kredisi karşılığı taahhüt edilen ihracatın gerçekleştirildiğinin kanıtlanamaması nedeniyle yukarıda anılan tebliğ ve genelge hükümlerine göre döviz kredisi Türk Lirasına dönüştürülerek faiz uygulandığından, bu faiz miktarı üzerinden ödenen banka ve sigorta muameleleri vergisinin, Türk Lirasına çevrilme işlemindeki hatanın varlığı ve yasal nedenleri belgelere dayanılarak ispatlanmadan, düzeltme ve şikayet yoluyla iadesi mümkün değildir.

Davacı tarafından, ilgili şirketin müracaatı sonucu, kambiyo taahhüdünün süresinde yerine getirilmiş olduğu anlaşılarak yönetim kurulu kararı ile kredinin Türk Lirasına dönüştürülmesine ilişkin işlemin iptal edildiği ileri sürülmüş ise de, gerek ihracat taahhüdünün süresinde yerine getirildiğine ve bundan sağlanan dövizle, kredi borcunun vadesi içinde kapatıldığına ilişkin olarak, gerekse kredinin Türk Lirasına çevrilmesi ve daha sonra yönetim kurulu kararı ile bu işlemin iptali konusunda herhangi bir belge ibraz edilmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine, 24.2.1995 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY :

X- Davacı banka, döviz kredilerinin, ilgili tebliğler uyarınca, açıldığı tarihle kredinin vadesi arasında yapılan ihracattan sağlanan ve alışı da kredi vadesi içinde yapılan dövizlerle kapatıldığı halde, kambiyo taahhüdünün yerine getirilmediği görüşüyle, fazladan ödendiği anlaşılan banka ve sigorta muameleleri vergisinin düzeltme yoluyla tarafına iadesini talep etmiş, istemi reddolununca dava yoluna başvurmuştur.

Davacının talebi, vergiye ilişkin hesaplarda ve vergilendirmede yapılan hata yüzünden haksız yere fazla vergi ödendiği iddiasına dayandığından, vergi hataları kapsamındaki bu talebin, davada incelenerek sonuçlandırılması gerekir. Dava ve temyiz dosyaları içindeki belgeler, bu iddiayı ispatlamaya yeterli görülmüyorsa, gerekli belgenin ara kararıyla ilgili mercilerden istenip getirilmesi mümkün iken bu belgelerin ibraz edilmemiş olduğundan söz edilerek, temyiz isteminin reddine karar verilmesinde isabet yoktur.

Bu nedenle karara karşıyız.

XX- Vergi uyuşmazlıklarında, düzeltme ve şikayet yoluna başvurulabilmesi, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 117 ve 118 inci maddelerinde açıklanan vergi hataları ile sınırlandırılmış olup, uyuşmazlığın hukuksal bir sorun olarak ortaya çıkması ve yorumu gerektirmesi durumunda bu yolun uygulanması olanağı bulunmamaktadır.

Aksi halde, dava açma süresini geçiren mükelleflere, düzeltme zamanaşımı süresi içinde, düzeltme ve şikayet yoluyla yeniden ve uyuşmazlığın esasına yönelik bir dava açma olanağı tanınmış olur ki, böylesine bir uygulamanın sözü geçen madde hükümlerine ve yasa koyucunun amacına ters düşeceği kuşkusuzdur.

Olayda uyuşmazlık; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 117 ve 118 inci maddelerinde sayılan vergi hatalarının hiçbirine girmeyip, hukuksal bir sorun olmakla, ancak yorum yoluyla çözümlenebileceğinden, daha önce vergi mahkemesine gidilmeden doğrudan Danıştay'da açılan davanın, işin esasına girilmek suretiyle incelenmesi olanağı yoktur.

Temyiz isteminin bu gerekçelerle reddi gerektiği görüşüyle, çoğunluk kararına katılmıyorum.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı