Danıştay Üçüncü Daire
Faturalarda satıcı olarak gösterilen şahıslardan fatura içeriği ürünün satın alınmadığının ortaya konulması halinde, normal ve mutad olan uygulamaya göre ürünün üreticiden alındığının kabulü gerekmektedir. İstemin Özeti: Zirai ürün ticareti ve ihracatı ile uğraşan davacı şirketin 1990 takvim yılma ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucunda gerçekte üreticilerden yaptığı ürün alımlarım, içeriği itibariyle yanıltıcı faturalara dayandırarak defterlerine mal giriş kaydettiği ve müstahsil makbuzu düzenlemediği neden gösterilerek adına kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. fıkrası hükmü uyarınca müstahsil makbuzu düzenlememesi sebebiyle özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için satılan malın satıcısı ve alıcısının birlikte tespiti gerektiği, olayda ürünlerin üreticilerden satın alındığı varsayılarak özel usulsüzlük cezası kesildiği anlaşılmakta olup, kanunda aranılan koşullar gerçekleşmeden kesilen özel usulsüzlük cezasında yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek dava konusu cezayı kaldıran ............... Vergi Mahkemesinin 28.6.1994 Gün ve E: 1993/805, K: 1994/686 Sayılı Kararının, inceleme raporuna göre kesilen özel usulsüzlük cezasının yasal olduğu ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 235. maddesinde; 1. ve 2. sınıf tüccarlar ile defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin götürü usule tabi veya vergiden muaf çiftçilerden satın aldıkları malların bedelini ödedikleri sırada iki nüsha makbuz tanzim etmeye ve bunlardan birini imzalayarak satıcı çiftçiye vermeye ve diğerin! ona imzalatarak almaya mecbur oldukları öngörülmüş olup, aynı Kanun'un 353. maddesinin 1. bendinde de, 232, 234, 235, 236. maddeler gereğince verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası ve müstahsil makbuzu ve serbest meslek makbuzu için bu vesikalara yazılması gereken meblağın yüzde üçü nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği hükme bağlanmışta. Anılan Kanun hükümleri uyarınca 1. ve 2. sınıf tüccarlar ile defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler yukarıda sözü edilen 235. maddeye göre müstahsil makbuzu düzenlemek zorunda bulunduklarından özel usulsüzlük cezasının uygulanması bakımından Kanun'da öngörülen belgelerin verilmemesi ve alınmaması unsurları ve failleri birbirinden bağımsız ve farklı iki ayrı eylem olup, bunlardan birine ceza kesilmesi, diğerinin de tespitine bağlı bulunmaktadır. Dosyanın incelenmesinden, davacının fatura aldığı M.Z.O.'nın iki defa istenilmesine karşın defter ve belgelerim' ibraz etmediği, ticari faaliyetlerini 28.2.1989 tarihinde terk etmesine karşın davacı şirket adına NisanHaziran 1989 aylarında fatura düzenlediği C.H. nezdinde düzenlenen 4.1.1989 Tarihli tutanaktan ise, iş yerinin olmadığı, uyuşmazlık dönemine ilişkin defterinde gelir ve gider kaydı bulunmadığı, sermayeci it'Lariyle saptanan ölçüde ticaret yapmasının mümkün olmadığı, adına tasdik ettirdiği faturaları boş olarak imzalamak suretiyle üçüncü şahıslara verdiğini' ifade ettiği anlaşılmaktadır. Bu durum davacının anılan şahıslardan temin ettiği faturaların gerçek alımsatım karşılığında düzenlenmediğin! göstermektedir. Faturalarda satıcı olarak gösterilen şahıslardan fatura içeriği ürünün satın alınmadığının ortaya konulması halinde normal ve mutad olan uygulamaya göre ürünün üreticiden alındığının kabulü gerekmektedir. Bu bakımdan ispat külfetinin tersine çevrilmesi suretiyle fatura muhteviyatı zirai ürünlerin üreticilerden alındığı yolunda bir tespit yapılmadığı gerekçesiyle kesilen özel usulsüzlük cezasının terkini yolunda verilen kararda yasal isabet görülmemiştir, Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile içel ikinci Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.