Danıştay Üçüncü Daire
Re’sen takdir yoluna başvurulması için haklı nedenlerin elması, mutlaka matrah farkı takdirim gerektirmez. Matrah farkının somut bir dayanağının elması gerekir.
Varsayıma dayalı olarak matrah farkı belirlenemez. istemin Özeti: Hırdavat ticareti ile iştigal eden davacı şirketin 29.1.199030.1.1990 tasfiye dönemine ilişkin beyannamesini süresinde vermemesi, tasfiye döneminde mevcut bulunan emtianın şirket hissedarının oğluna satışının da gerçek muameleyi göstermemesi nedeniyle Vergi Usul Kanunu’nun 229. maddesine istinaden belirlenen matrah farkı üzerinden adına re’sen salınan kurumlar vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı; 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 134. maddesinde, vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak tespit etmek ve sağlamak olduğu, aynı Kanun’un 31. maddesinde de, takdirin dayanağının takdir komisyonu kararında gösterilmesi gerektiğinin hükme bağlandığı, olayda, şirketin tasfiye dönemine ilişkin beyannamesini süresinde vermemesi nedeniyle re’sen takdir yoluyla vergilemeye başvurulması için yeterli neden bulunmakta ise de, matrah farkının somut bir dayanağının olmadığı, dolayısıyla varsayıma dayalı olarak belirlenen matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatta kanuna uyarlık görülmediği gerekçesiyle kabul ederek tarhiyatı terkin eden Hatay ikinci Vergi Mahkemesinin 7.10.1992 Gün ve E: 1992/88, K: 1992/257 Sayılı Kararınin; inceleme raporuna istinaden belirlenen matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatın yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istemidir.
Karar: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Hatay ikinci Vergi Mahkemesinin kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz istemine ilişkin dilekçede iteri sürülen iddialar kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığında temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına oybirliğiyle karar verildi.