Danıştay Üçüncü Daire
Faturasız boru satıldığının saptandığı durumlarda, %5 kar oranı uygulanması suretiyle matrah belirlenmesi yoluna gidilebilir. İstemin Özeti: Davacının ortağı olduğu adi ortaklığın 1991 takvim yılma ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak bulunan matrah farkı üzerinden adına hissesi oranında re'sen salınan gelir vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı; dosyanın incelenmesinden, adi ortaklığın 1991 takvim yılında bazı mal alışlanna fatura almadığı, bazı satışlarına fatura düzenlemediği, hesapların karşılıklı kullanılmadığı ve bazı demirbaş alımlarının kayıtlara intikal ettirilmediği hususlarının tespit edilmesi nedeniyle 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30/4. maddesi uyarınca re'sen tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı, ortaklardan birinin şahsi işletmesi için aldığı ve ortaklık kurulmadan önce kullandığı krediye ait faizlerin genel gider olarak ortaklığın hesaplarına intikal ettirilmesi kanunen mümkün olmadığından, bu nedenle matrah farkı bulunduğu, davacı dava dilekçesinde kredi faizinin ortaklığın kuruluş aşamasında bilançoda yer alan demirbaşlar arasında bulunan kamyona ait olduğunu iddia etmişse de, nezdinde imzalanan tutanak île kredi faizlerinin 1990 yılında alınan otomobil kredisine ait olduğunu açıkça beyan ettiği, bu nedenle gider kaydedilen kredi faizinin kazanca ilave edilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, öte yandan, adi ortaklığın Ekim/1991 ayı sonuna kadar satın aldığı düz uçlu siyah boruların satışım defter kayıtlarına intikal ettirdiği, ancak Kasım ayında üç kalemde alınan borçların giriş kaydı olduğu halde çıkış kaydı olmadığı gibi dönem sonu emtia içerisinde de yer almadığının tespit edilmesi nedeniyle mükellef lehine hareketle %5 kar oranı uygulanmak suretiyle bu satışa tekabül eden hasılatın 1991 yılı kazancına ilave edilmesiyle matrah farkı bulunduğu, davacı söz konusu boruların 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 13/bc maddeleri gereğince vergiden istisna olan hizmetlerde kullanıldığım belirtmekte ise de bu iddiasını kanıtlayamadığı, elde edilen hasılatın dönem kazancına eklenmesinin yerinde olduğu, kaçakçılık cezasına gelince: bulunan matrah farkının adi ortaklığa ait defter ve belgeler incelenmek suretiyle bulunması nedeniyle kusur cezasına çevrilmesi gerektiği gerekçesiyle kısmen kabul ederek vergi aslının onanmasına, kaçakçılık cezasının kusur cezasına çevrilmesine karar veren Vergi Mahkemesi kararının; davacı tarafından, ortaklığın faturasız boru satışı olmadığı, adi ortaklığa intikal etmiş bulunan kamyon alımında kullanılan kredi faizinin ortaklık giderlerine yazılmasının yasal olduğu, Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından ise kaçakçılık cezasının aynen tasdiki gerektiği ileri sürülerek bozulması isteminin reddine, oybirliğiyle karar verildi.