Danıştay Dördüncü Daire
Üst birliğe girmen kooperatifin KV muafiyetinden yararlanması mümkün olmadığından beyanname vermesi gerekir, ancak; kooperatifin vergiye tabi gelir elde ettiği yönünde herhangi bir tesbit yapılmadan, Takdir Komisyonunca genel ifadelerle takdir edilen matrah üzerinden salınan vergi ve kesilen cezanın kaldırılmasında isabetsizlik yoktur. İstemin Özeti: Davacı kooperatifin üst kuruluşa kayıtlı olmaması dolayisiyle kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanması mümkün bulunmadığı halde 1988 yılma ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi verilmediği öne sürülerek adına re'sen kurumlar vergisi salınmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. Ankara 7. Vergi Mahkemesinin 6.10.1994 Günlü ve E:1992/1158, K:1994/1442 Sayılı kararıyla; kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olabilmeleri için taşımaları gerekli şartlara Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 7. maddesinin 16. bendinde yer verildiği, uyuşmazlık konusu olayda ise davacı kooperatifin sözkonusu kanun hükmünde belirtilen şartları ihlal ettiğine dair bir tespit mevcut olmadığı gerekçesiyle salınan vergi ve kesilen ceza kaldırılmıştır. Vergi Dairesi Müdürlüğü, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 94/4. maddesinde yeralan hüküm karşısında yapılan cezalı vergilemenin yerinde ve yasal olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 93. maddesinin 4 mumaralı fıkrasındaki hükme rağmen üst kuruluşa girmediği tespit edilen kooperatifin 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 7. maddesinin 16. bendiyle öngörülen kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanıp yararlanamayacağı hususu uyuşmazlığın esasım oluşturmaktadır. , Kurumlar Vergisi Kanununun 7. maddesinin 16. bendinde; kooperatiflerin esas mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılması, idare meclisi başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi ihtiyat akçelerinin ortaklara dağıtılmaması ve münhasıran ortaklar ile iş görülmesine dair hükümler bulunması şartı ile ve esas mukavelelerinde bu şartlar mevcut olmakla beraber fiilen bu kayıt ve şartlara uyan kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf oldukları hükmüne yer verilmiştir. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 93. maddesinin 4 numaralı fıkrasında ise, kooperatiflerin mevcut üst kuruluşlarına girmemeleri halinde, kurumlar vergisi muaflığı dahil maddede sayılan diğer bazı vergi ve harç muafiyetinden yararlanamayacakları hükmüne yer verilmiştir. Olayda davacı kooperatifin üst kuruluşa girmediği tespitli olduğuna göre kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanma olanağı da kalmamıştır. Bu bakımdan kurumlar vergisi beyannamesi verilmesi gerekli olduğu halde bu mecburiyete uyulmamış elması dolayisiyle ortada re'sen takdir nedeni mevcut bulunmaktadır. Re'sen tarh sebebinin mevcudiyeti halinde dahi vergiye tabi gelirin maddi delillere ve kanuni ölçülere dayalı olarak tespit ve takdiri gerekli olup bu husus Vergi Usul Kanunu'nun 31. maddesinin 8. bendinde açıkça ifade edilmiştir. Bu hükmün getiriliş amacının varsayım, kanaat ve genel ifadelerle ve gerekli araştırma ve inceleme yapılmadan vergi tarh edilmesini engellemek böylece verginin kanuniliği ilkesiyle vergi adaletini sağlamaktır. Davacı kooperatifin vergiye tabi gelir elde ettiği yönünde herhangi bir tespit yapılmadığı ve ana sözleşmede mevcut hükümler hilafına işlem yapıldığı yönünde bir iddia ve saptama mevcut olmadığı dosyadaki belgelerle sabit bulunduğundan takdir komisyonunca genel ifadelerle takdir edilen matrah üzerinden salınan vergi ve kesilen cezanın kaldırılmasında bu sebeple isabetsizlik yoktur. Bu nedenle temyiz isteminin reddine, oybirliğiyle karar verildi.