Danıştay Üçüncü Daire
Otomobil alıcı ifadelerine dayanılarak, fatura dışı farklı fiyat ödediklerine istinaden, yapılan tarhiyat yerindedir. Ancak alıcının açıkça 'şu kadar fazla para ödedim' ifadesi bulunmasa dahi mahkemece, gerçek durumun tespiti gerekirken, bunu yapmayarak eksik incelemede bulunduğundan, Vergi Mahkemesinin kararının kısmen bozulması gerekir. İstemin Özeti: Davacı Şirketin 1990 yılı hesaplarının incelenmesi sonucunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak bulunan ve ihtirazı kayıtla beyan edilen matrah farkına isabet eden kurumlar vergisi ve kurumlar geçici vergisine karşı açılan davayı; inceleme elemanınca ifadesine başvurulan 113 otomobil alıcısından farklı fiyat ödediklerini ifade ettikleri ileri sürülen 50 müşteriye ait ifade tutanaklarının incelendiği, 37 müşterinin açıkça fatura dışında farklı fiyat ödedikleri beyanında bulunduğu, 13 müşterinin ise bu yönde ifadelerinin bulunmadığının görüldüğü, bu nedenle mahkemelerince fatura dışında fiyat ödediğin) ifade eden alıcı sayısının 37 olarak kabul edildiği, bu durumda bir kısım hasılatın kayıt dışı bırakıldığının mükellefle aralarında herhangi bir husumet bulunmayan 37 otomobil alıcısının beyanlarıyla sabit olduğundan ilgili dönem matrahının 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30/4. maddesi uyarınca takdirinde Kanuna aykırılık olmadığı, ancak ifadesine başvurularak farklı fiyat ödediklerini ifade eden alıcılar dışında kalan müşterilerin faturada gösterilen miktar dışında farklı fiyat ödedikleri saptanmadan aleyhteki satışların karine yoluyla tüm satışlara teşmilinin hakkaniyete aykırı olduğu, bu itibarla 37 otomobil alıcısı ifade tutanaklarında fatura dışında davacı şirkete toplam 87.457.982 lira fiyat farkı ödediklerini belirttiklerinden sadece bu miktarın matrah farkı olarak kabulünün yerinde olacağı, 319.230.594 lira matrah farkına isabet eden kurumlar vergisi ve kurumlar geçici vergisi tarhiyatında isabet bulunmadığı gerekçesiyle kısmen kabul ederek kaçakçılık cezalı tarhiyatın 87.457.928 lira matrah farkına isabet eden kısminin onanmasına karar veren Bursa Vergi Mahkemesinin 14.1.1992 Gün ve E: 1991/773, K: 1992/47 Sayılı kararı onayan Danıştay Üçüncü Dairesinin 2.11.1993 Gün ve E: 1992/2378, K: 1993/3009 Sayılı Kararının: vergi inceleme raporuna ekli tutanakta 50 müşterinin fatura fiyatından farklı fiyat ödediklerim ifade ettiklerinin belirtildiği, ithal otomobillerin prim yaptığının, gerçek satış fiyatı ile piyasa fiyatının farklı olduğunun şirket yetkilisince ifade edildiğinin gayet açık olduğu ve tutanağın hiçbir ihtirazi kayıt konmaksızın imzalandığı, birbirinden ayrı yerlerde olan ve birbirinden haberi olmaksızın birden fazla otomobil alıcısının sözbirliği etmişçesine şirket aleyhine, şirketi zarara uğratmak amacı ile ifade vererek kasten gerçek satış bedelinin üzerinde ödeme yaptıkları konusunda beyanda bulunmalarının mümkün olmadığı ileri sürülerek düzeltilmesi istemidir. Karar: Kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen sebepler, 2577 Sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinin (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan düzeltme isteğinin kabulü île Danıştay Üçüncü Dairesinin 2.11.1993 Gün ve E: 1992/2378, K: 1993/3009 Sayılı Kararı ortadan kaldırıldıktan sonra dosya incelendi ve işin gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, davacı şirketin 1990 takvim yılında otomobil satışı yaptığı 402 kişiden 113'ünün ifadesine başvurulduğu, inceleme elemanınca; bu kişilerden 50'sinin fatura fiyatından farklı fiyat ödedikleri kabul edilerek bu ifadelerden hareket edilmek suretiyle ve oranlama yoluyla tespit edilen matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyattan doğmuş olup, Vergi Mahkemesince anılan ifadelerin, ifadeleri alınamayan müşterilere teşmil edilemeyeceği, farklı fiyat ödedikleri yolunda ifade veren alıcı adedinin ise 50 kişi olmayıp, 37 kişi olduğu gerekçesiyle 37 kişinin ifadelerine dayanılarak bulunan matrah farkına göre tarhiyatın tadilen tasdikine karar verilmiş bulunmaktadır. Vergi Mahkemesi kararının 37 otomobil alıcısının ifadelerine göre belirlenen matrah farkına ilişkin kısmı mükellef tarafından temyiz edilmediğinden kararın, bu matrah farkıyla ilgili hüküm fıkrası kesinleşmiştir. Öte yandan, ifadelerine başvurulan otomobil alıcılarının bildirdikleri fiyatların ifadesi alınmayan diğer otomobil alıcılarına teşmil edilerek oranlama yoluyla matrah farkı bulunması yerinde olmadığından temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler mahkeme kararının buna ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş ise de, ifadelerine başvurulan 113 alıcıdan 37 alıcının farklı fiyat ödedikleri yolunda ifade verdikleri, diğer 13 alıcının ise açıkça farklı fiyat ödedikleri yolunda beyanda bulunmamaları üzerine inceleme elemanınca bu kişilerin ifadeleri ile satış faturalarının karşılaştırılması suretiyle 50 kişinin farklı fiyat ödedikleri tespit edilmesine karşın mahkemece bu karşılaştırma yapılmadan 13 otomobil alıcısı nedeniyle bulunan matrah farkının yerinde olmadığına karar verildiği dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır. Ancak alıcının açıkça 'şu miktarda fazla para ödedim' şeklinde bir ifadesi bulunmasa dahi, Vergi Mahkemesince 13 alıcının inceleme elemanına bildirdiği fiyatla fatura bedellerinin karşılaştırılarak gerçek durumun tespit edilmesi gerekirken bu karşılaştırma yapılmadan 13 otomobil alıcısının farklı fiyat ödedikleri yolunda ifadeleri bulunmadığı gerekçesiyle karar verilmesinde eksik incelemeye dayalı olması nedeniyle yasal isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kısmen kabulü ile Bursa Vergi Mahkemesinin 14.1.1992 Gün ve E:1991/773, K:1992/47 Sayılı Kararının 13 alıcıya ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, bunun dışında kalan temyiz isteminin reddiyle kararın diğer kısımlarının onanmasına, oybirliğiyle karar verildi.