Danıştay Üçüncü Daire 

Ticarî bir olayın icra yoluyla takibi alacağı ticarî alacaktan çıkarıp özel alacağın takibi vasfım kazandırdığından asıl alacak dışında borçludan tahsil edilen ve özel alacak niteliğinde olan temerrüt faizi gelir vergisi matrahına girmez. İstemin Özeti: Elde ettiği temerrüt faizi üzerinden davacı adına 1989 takvim yılma ilişkin olarak ikmalen tarhedilen gelir vergisi ve geçici gelir vergisi ile kesilen kaçakçılık cezalarına karşı açılan davayı; dosyanın incelenmesinden, davacının ...... Yapı Kooperatifine ait inşaattaahhüt işlerin! bitirip hakediş belgeleri ile kooperatiften aldığı ve alacaklı olduğu inşaat bedellerin! 1988 yılında defterlerine hasılat yazarak yıllık gelir vergisi beyannamesin! de verdiği halde, kooperatiften alacaklı kaldığı 137.000.000 lirayı faiz ve tazminatlarla birlikte 202.609.500 lira olarak tahsil ettiği, ancak faiz ve tazminat olarak yapılan tahsilatların kanunî defterlere kaydedilmemesi üzerine vergi dairesince bu miktarın beyan dışı bırakıldığı neden gösterilerek adına cezalı tarhiyatta bulunulduğunun anlaşıldığı, bu durumda kooperatiften alacaklı kalınan miktarın davacı tarafından ilgili yıl defterlerine gelir olarak yazılıp beyan edildiğine göre, bu miktardaki inşaat bedelinin kooperatiften icra yoluyla takibinin ticarî alacaktan çıkıp özel alacağın takibi vasfım kazandığı dolayısıyla asıl alacak dışında borçludan tahsil edilecek ve özel alacak niteliğinde bulunan miktarların, 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 2. maddesinde sayılan gelir unsurlarından hiçbirine girmediği, ayrıca, dava dilekçesi ekindeki............ İcra Memurluğunun 8.7.1992 Günlü yazısından da, davalı idarece faiz ve tazminat olarak adlandırılan tahsilatın % 30 nispetindeki temerrüt faizi olduğu anlaşıldığı gibi 104 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde de temerrüt faizinin gelir vergisi matrahına girmeyeceğinin belirtildiği gerekçesiyle kabul eden ............ Vergi Mahkemesinin 30.11.1992 Gün ve E: 1992/413, K:1992/836 Sayılı kararının; menkul sermaye iradı olduğu açık bulunan faiz ve tazminatın vergilendirilmesinin yasa gereği olduğu ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan .............. Vergi Mahkemesinin 30.11.1992 Gün ve E: 1992/413, K: 1992/836 Sayılı kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına oybirliğiyle karar verildi.