Dairesi
Ticari kazancın elde edilmesi ve idamesi için kullanılan banka kredilerine ilişkin faizlerin, tamamının gider yazılması gerekir. Orantı yoluyla kredi faizlerinden, dönem sonu stoklarına pay verilmesi yoluna gidilemez.
Karar No
1994/2202
Esas No
1994/1510
Karar Tarihi
28-06-1994

Danıştay Üçüncü Daire 

Ticari kazancın elde edilmesi ve idamesi için kullanılan banka kredilerine ilişkin faizlerin, tamamının gider yazılması gerekir. Orantı yoluyla kredi faizlerinden, dönem sonu stoklarına pay verilmesi yoluna gidilemez. İstemin Özeti: MercedesBenz, ünite (otobüs, kamyon, otomobil) ile yedek parça satışı ve servisi işiyle iştigal eden yükümlü şirket adına 1991 takvim yılma ilişkin olarak ikmalen salınan kurumlar vergisi ve geçici vergi ile kesilen kaçakçılık cezalarına karşı açılan davayı: Vergi Usul Kanunu'nun 274. maddesinde satın alınan emtianın maliyet bedeli ile değerleneceğinin, aynı Kanun'un 262. maddesinde de, maliyet bedelinin, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara mütefferri bilumum giderlerin toplamım ifade ettiğinin hükme bağlandığı, anılan yasa hükmü uyarınca maliyet bedelinin, fatura fiyatı yanında malın iktisabı nedeniyle yapılan müteferri bilumum giderler toplamından oluşan bedeli ifade ettiğinden malın alımında ödenen komisyonun, nakliye bedelinin, mal alışının finansmanında kullanılan kredilere ve borç paralara ilişkin giderlerin, yine finansman gideri ni teliğinde olan mal bedeli ödemesinin vadeye yayılması ve geç ödenmesi nedeniyle doğan vade farkı giderlerini kapsadığı, bu durumda; yükümlü şirketin stokta bulunan mallara finansman ve vade farkı giderlerinden pay vermemesi nedeniyle bulunan matrah farkında isabetsizlik bulunmadığı, yükümlü şirketin 1990 yılında aktifine aldığı ve halen elinde mevcut bilgisayarları fevkalade amortismana tabi tutabilmesi için 213 Sayılı Kanun'un 371/2 maddesi uyarınca Maliye Bakanlığı'ndan izin almadığı anlaşılmakla amortisman miktarının dönem kazancına ilave edilmesinde yasalara aykırılık görülmediği, yine yükümlü şirketin 26.12.1989 tarihinde satın aldığı otomobil üzerinden 2 yıl azalan bakiyeler usulünde amortisman ayırdığı, 1990 yılında bu otomobili yeniden değerlemeye tabi tutarak 29.3.1991 tarihinde sattığı ve karı yenileme fonu olarak ayırdığı, tüm bu bilgi ve belgeler ile şirket yetkilisinin tutanağa geçirilen ifadesi birlikte değerlendirildiğinde söz konusu otomobil için ayrılan yenileme fonunun 328. madde hükmünde belirtilen şartlar dahilinde ayrılmadığı çekişmesiz olduğundan buna ilişkin olarak bulunan matrah farkında isabetsizlik olmadığı, matrah farkı harici bir karineye dayanmadan tamamen şirketin defter ve belgelerinin incelenmesi sonucunda bulunduğundan kaçakçılık cezası yerine kusur cezası kesilmesi gerektiği, geçici verginin ancak bir önceki yıl beyannameleri esas alınarak hesaplanıp tahsil edilebileceği, kanunda ikmalen ve re'sen yapılan tarhlarda ayrıca geçici verginin hesaplanacağı yönünde bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle salınan kaçakçılık cezalı geçici vergide yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kısmen kabul eden Vergi Mahkemesi'nin kararı; vergi dairesince, vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan tarhiyatın aynen onanması gerektiği, yükümlü şirket tarafından ise, kurumlar vergisi mükelleflerinin vergiye tabi ticari kazançlarım tespit ederken yaptıkları genel giderleri doğrudan doğruya gider yazmaları gerektiği, bankalara ödenen faizlerin genel gider olduğu ve doğrudan gider yazılacağı hususunun Danıştay kararlarında belirtildiği, otomobil satışından sağlanan karın yenileme fonuna aktarılmasının yasal olduğu ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: Vergi Mahkemesi kararının fazladan ayrılan amortisman miktarına, yenileme fonuna, kaçakçılık cezasına ve geçici vergi ile buna bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezasına ilişkin hüküm fıkraları aynı gerekçe ve nedenlerle dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçelerde ileri sürülen iddialar sözü edilen kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından bu kısımlara ilişkin temyiz istemlerinin reddiyle kararın anılan hüküm fıkralarının onanmasına. Vergi Mahkemesi kararının finansman ve vade farkı giderlerinden yıl sonu stokunda bulunan emtiaya pay verilmesine ilişkin hüküm fıkrasına gelince; 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun değerlemeye ilişkin 262. maddesinde maliyet bedelinin, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle, bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamı olduğu hükme bağlanmış, ticari kazancın tesbitinde indirilecek giderleri belirten 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin 1. bendinde de, safi kazancın tesbiti sırasında ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin gayrisafi kazançtan indirileceği kabul edilmiştir. Görüleceği üzere. Vergi Usul Kanunu'nda faiz giderlerinin ne şekilde değerlendirileceği konusunda bir hüküm bulunmadığı gibi, genel gider yazılacak ya da maliyet bedeline dahil edilecek gider unsurlarının mahiyeti de açıkça belirtilmemiştir. Olayda, yükümlü şirket tarafından kullanılan banka kredilerinin ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için kullanıldığı ihtilafsızdır. Ancak, emtia tedariki için kullanıldığı açık bulunan bu krediler için ödenen faizlerin ve vade farkı giderlerinin ne kadarının dönem sonu stoklarında yer alan malın maliyetine ekleneceğinin kesin olarak hesaplama imkanının bulunamaması, dönem sonu stoklarında yer alan emtiayla ilgisinin tam olarak belirlenememesi nedeniyle ve vergi inceleme raporu ile dönem sonu stoklarında bulunan emtiaya oranlama yapılmak suretiyle finansman ve vade farkı giderlerinden pay verilmesi yerinde olmadığından bu matrah f arkı n ı tasdi k eden vergi mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle yükümlü temyiz isteminin kısmen kabulü ile vergi mahkemesi kararının finansman ve vade farkı giderlerine ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı