T.C.
DANIŞTAY
VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU
o KİRACILARIN BİLGİ VERME YÜKÜMLÜLÜĞÜ (Mali Yükümlülük Sayılmayacağı)
o MALİ YÜKÜMLÜLÜK GETİRMEYEN BAKANLIK TEBLİĞİ (Kiracılara Kiraladıkları Yerle İlgili Bilgi Verme Yükümlülüğü Getirmenin Anayasa m. 73'e Aykırı Olmadığı)
Özet : Kiracılara kiraladıkları taşınmazla ilgili olarak bilgi verme zorunluluğu getirilmesi bir mali yükümlülük sayılmayacağından bu konuda çıkarılan tebliğ, bu yükümlülüğün yasayla konulacağı yolundaki anayasa hükmüne aykırı olmadığı hakkında.
İstemin Özeti: Maliye Bakanlığı tarafından 25 Mart 1992 gün ve 21182 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 216 Sıra Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile kiracılara, kiraladıkları taşınmazla ilgili olarak Tebliğ ekinde yer alan Kiracılar Tarafından Doldurulacak Bilgi Formunda belirtilen bilgileri Maliye Bakanlığına bildirme zorunluluğu getirilmiştir.
Kiracı olan davacı bu düzenlemenin iptali istemiyle Danıştay'da dava açmıştır. Davayı inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi 17.3.1993 günlü E:1992/2520, K:1993/1409 sayılı Kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 148. maddesinde, kamu idare ve kurumlarının, yükümlüler veya yükümlülerle işlemde bulunan diğer gerçek ve tüzel kişilerin, Maliye Bakanlığı'nın veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların isteyecekleri bilgileri vermek zorunda olduklarının, aynı Yasanın 149. maddesinde de; kamu idare ve kurumları ile gerçek ve tüzel kişilerin vergilendirmeye ilişkin olaylarla ilgili olarak Maliye Bakanlığı ve vergi dairesince kendilerinden yazı ile istenecek bilgileri belli aralıklarla ve devamlı olarak yazı ile vermelerinin kurala bağlandığı, idarenin kamu hizmetini yerine getirirken gerek duyduğu bilgileri toplaması doğal olduğundan, Yasada belirtilen bu yetkinin nasıl yerine getirileceğine ilişkin olarak dava konusu Tebliğle yapılan düzenlemede yasaya aykırılık bulunmadığı, Tebliğ ekindeki forma göre toplanacak bilgilere dayanılarak kira geliri elde edenler hakkında herhangi bir vergi tarhiyatı yapılması değil, bu bilgilerin vergi incelemelerinde veri olarak kullanılması amaçlandığından ve bilgi verme zorunluluğu "vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülük" sayılamayacağından, Tebliğin bu yükümlülüklerin yasayla konulacağı yolundaki Anayasanın 73 üncü maddesine aykırı olmadığı, Tebliğde bilgi verilmemesiyle ilgili yeni bir ceza kuralı getirilmeyip bu konuda Vergi Usul Kanununda yer alan kuralların tekrarlandığı, sadece vergi ile ilgili bilgileri toplama amacıyla yapılan düzenlemenin vergi incelemesine başlandığı anlamına gelmeyeceği, gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi: A.Ö.
Danıştay Savcısı A.G.'nin Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası'nın 49 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Danıştay Dördüncü Dairesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle Daire kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Türk Milleti Adına hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, Tetkik Hakimi A.Ö.'nün yazılı ve sözlü açıklamalarından sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü: Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi Kararın özet bölümünde yazılı Danıştay Dördüncü Dairesinin 17.3.1993 günlü ve E:1992/2520, K:1993/1409 sayılı Kararı aynı gerekçe ve nedenlerle Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 14.1.1994 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
216 nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile getirilen görev ve bilgi isteme usulünün yasal dayanağı bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü gerektiği görüşüyle aksi yöndeki karara karşıyız.
KARŞI OY
216 sayılı Tebliğ düzenleyici, genel nitelikli bir işlemdir. Düzenleyici, genel nitelikli işlemler bir kanun hükmüne ve bu kanun hükmünün açıkca verdiği bir yetkiye dayanılarak yayımlanır.
Kiracılara, kiraladıkları taşınmazla ilgili tebliğ ekinde bulunan formda belirtilen bilgileri Maliye Bakanlığına bildirme zorunluluğunu getiren tebliğ hükmünün 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 148 ve 149. maddelerine dayanılarak yayımlandığı açıklanmaktadır. Söz konusu 148. madde, Maliye Bakanlığı'nın veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların mükellefler ve mükelleflerle muamelede bulunan gerçek ve tüzel kişilerden yazı ile veya sözle bilgi isteyeceklerine sözle istenilen bilgileri vermeyenlere keyfiyetin yazı ile tetkik edileceğine ilişkindir. Bu maddeye göre bilgi isteme özel nitelikli, bir inceleme, vergilendirme olayının sonuçlandırılmasına ilişkindir. Madde, mükellef, sorumlu, temsilci olmayan gerçek ve tüzel kişilerden genel nitelikli bir düzenleyici işlemle bilgi istemeye izin vermemiştir.
149 uncu madde ise aynı şekilde "vergilendirmeye ilişkin olaylarla" ilgili olarak, olayı sonuçlandırmak veya olaya açıklık kazandırmak için bilgi istenilmesinden söz etmektedir. Bir vergilendirme olayı mevcut olmaksızın mükellef sorumlu veya temsilci olmayan gerçek ve tüzel kişilere genel nitelikli bir tebliğ ile devamlı bilgi verme zorunluluğu yüklenemez.
Bu nedenle Kanunen mükellef tutulmayan kişilere mükellefiyet yükleyen tebliğin dava konusu kısmının iptali gerektiği görüşü ile çoğunluk kararına katılmıyorum.