Danıştay Üçüncü Daire
Yıllara yaygın inşaat işi yapan mükellef kurumun 1991 yılı beyanında, bilançosunda gösterdiği 1989, 1990 yıllarına ilişkin zararım indirim konusu yapabilir. İstemin Özeti:Yıllara sari inşaat işi yapan Mükellef Kurum adına 1991 takvim yılı için ikmalen salınan kurumlar vergisi, geçici vergi ile kesilen kusur cezasına karşı açılan davayı; yıllara sari inşaatım 1991 yılında bitiren kurumun 1991 yılı beyannamesinde indirim konusu yaptığı 1989 ve 1990 yıllarına ilişkin zarar tutarlarım, demirbaş satış zararı adı altında 1989 ve 1990 dönemleri bi lançolarında göstererek, aynı dönemler de matrahsız olarak verdiği beyanname eklemde davalı dairesine verdiği halde bu yolda bir araştırma yapılmaksızın, salt teftiş raporunun 26. maddesinde yer’alan ’1989 ve 1990 yıllarına ait dönem karzararının ayrıca gösterilmediği’ yolundaki gerekçeye itibar edilerek yapılan tarhiyatta yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararının, 1989 ve 1990 yılı beyanlarında zarar göstermeyen kurumun 1991 yılı beyanında bu zararları indirmesinin Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 14. maddesinin 7. bendi hükmüne aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar : Dayandığı hukukî ve kanunî nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, ayrı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığı ndan temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verildi. Saptanan matrah farkı üzerinden şirket adına re’sen kurumlar vergisi salınıp kaçakçılık cezası kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30/3. maddesinde defter ve belgelerin herhangi bir sebeple ibraz edilememesi hali re’sen takdir sebebi olarak sayıldığından incelemenin defter ve belgeler dışındaki unsurlar esas alınarak yapılmasında yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak inceleme elemanınca hasılatın %15’i kadar gayrisafi kazanç elde edileceği yolunda yapılan işlem varsayımdan ibaret olduğu gerekçesiyle vergi ve cezanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, inceleme raporuna göre re’sen yapılan cezalı tarhiyatın yerinde olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Uyuşmazlık, uluslararası ve yurt içi taşımacılık faaliyetinde bulunan davacı şirketin defter ve belgelerinin yanması sebebiyle incelemeye ibraz edilmemesi üzerine ilgili yıl kurumlar ve katma değer vergisi beyannamesindeki beyanlarından hareketle saptanan hasılata %15 gayrisafi kar nisbetinin uygulanması suretiyle tesbit edilen matrah farkı üzerinden re’sen yapılan cezalı tarhiyata ilişkin bulunmaktadır. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinin 3. bendinde, bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmı tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemiş olması halleri re’sen takdir sebebi olarak öngörülmüştür. Defter ve belgelerin ibraz edilmemesi re’sen takdir sebebidir. Defter ve belgeleri bulunmayan davacı şirketin dönem kazancının bir takım ölçü ve değerlerden hareketle tesbiti gerekeceğinden, ilgili yıl beyanlarının incelenmesi üzerine saptanan hasılata %15 gayrisafi kazanç nisbetinin tatbiki suretiyle hesaplanan matrah farkına göre yapılan tarhiyatı mücerret bir nedenle terkin eden mahkeme kararında isabet görülmemiştir. Bu nedenle, Vergi Mahkemesi, kararının bozulmasına karar verdi.