Dairesi
Mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’deh, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirilebilmelerinin ön şartı vergisi indirim yapılabilecek işlemlerle ilgili fatura ve
Karar No
1994/1493
Esas No
1991/6564
Karar Tarihi
31-03-1994
Danıştay Yedinci Daire

Mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV’deh, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirilebilmelerinin ön şartı vergisi indirim yapılabilecek işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtmış olmasıdır. İstemin özeti: Yükümlü şirketin 1988 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca 1988 Haziran dönemi için salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisini; 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesinden bahisle, madde metninde ticaret şirketlerinin tüccardan satın aldığı zirai mahsullerin bedeli üzerinden vergi kesintisi yapmasının öngörülmediği, olayda, yükümlü şirketin satın aldığı mallara ilişkin faturaların, zirai mahsul alımsatımı yapmak üzere vergi dairesinde gerçek usulde mükellefiyet tesis ettirip adına fatura bastırmış şirket tarafından düzenlendiği, fatura nizamı yönünden bu belgelerin kanun ve usule uygun bulunduğu, yükümlü şirkete mal satan şirketin mal teslim etmediği ve yükümlü şirkete sahte fatura düzenleyip verdiği yolunda beyanı olmadığı, aksine satılan malların müstahsilden alındığı, bunların katma değer vergisi ve stopaj beyannamelerinin verildiği hususunda ifadesinin olduğu, fatura düzenleyenin beyanı dışında hiç bir tespitin inceleme raporunda yer almadığı, Mersin Ticaret Borsasından tescilli müşterek alımsatım beyannamesinden de (A) Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin yükümlü şirkete zirai ürün sattığı anlaşıldığından, mal alış faturalarında gösterilen zirai mahsulün müstahsilden alındığım gösteren yeterli tespit bulunamadığı halde mahsulün müstahsilden alındığı varsayımına dayalı olarak yapılan kaçakçılık cezalı tarhiyatta yasal isabet görülmediği gerekçesiyle terkin eden Vergi Mahkemesinin 8.10.1991 Gün ve 1991/525 Sayılı kararının; vergi inceleme raporu uyarınca salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Karar : 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri belirtilmiştir. 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 3. maddesinin (B) bendinde ise, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu ifade edilmiştir. Bu kuralın bir gereği olarak yükümlülerin Katma Değer Vergisi Kanununun yukarıda sözü edilen 29. maddesi hükmünden yararlanabilmelerinin ön şartı, vergisi indirim konusu yapılabilecek işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması, yani mükelleflerin, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen katma değer vergisini gerçekten ödemiş olmasıdır. Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla bir katma değer vergisi ödemesi ve bunun sonucu olarak da bir vergi indirimi söz konusu edilemeyeceği cihetle, vergi dirime dayanak teşkil eden faturanın gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususlarının saptanması anlaşmazlığın çözümü bakımından önem arz etmektedir. Dosyada mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesinden, yükümlü Şirketin 1988 Haziran döneminde nohut alımında bulunduğu Limited Şirketi nezdinde yapılan incelemede; şirketin ( F.Ü ) ile ( Y.Ö ) tarafından noter onaylı bir sözleşme ile ayakkabı alımsatımı yapmak üzere kurulduğu •ve durumun vergi dairesine bildirildiği, ancak; şirket tüzel kişilik kazanmadığı halde şirket adına bastırılan faturaların şirket ortağı (F.Ü) tarafından zirai ürün satışı yapmış gibi bir (akım kişi’ ve firmalara verildiği (F.Ü) nün ifadesinde; müstahsil ile tüccarları karşılaştırıp, aralarında anlaşma sağlanması durumunda ya mal alan tüccardan ya da malı satan mütahsilden komisyon aldığım, malı alan tüccarlara verdikleri komisyon karşılığında şirketin faturasını verdiğini, (A) Gıda’dan fiğ alıp, (A) firmasına satması dışında gerçek anlamda bir satışının, olmadığım beyan ettiği tespit edilmiş olup, yükümlü şirket nezdinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen vergi inceleme raporunun ekini oluşturan tutanağın incelenmesinden de, yükümlü şirket müdürünün anılan şirketin • kendilerine komisyoncu olarak piyasadan mal temin ettiğini beyan ettiği anlaşılmaktadır. Bütün bu inceleme ve tespitler karşısında; katma değer vergisi indirimine ilişkin işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtmadığı, dolayısıyla kanunun öngördüğü anlamda mal tesliminin ve katma değer vergisi ödemesinin söz konusu olmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, mahkemece yazılı gerekçe ile tesis edilen kararda isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bozulmasına karar verildi.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı