Danıştay Dokuzuncu Daire

Esas amacı ortaklarım konut sahibi yapmak olan yapı kooperatifinin KDV’ye tabi faaliyeti olduğu saptanmadan salt KDV beyannamesi verilmediğinden bahisle re’sen takdir yoluyla yapılan tarhiyatta isabet yoktur. Yükümlü kooperatifin 1986 ve 1987 yılları aylık vergilendirme dönemlerine ait katma değer vergisi beyannamelerim’ vermediğinden bahisle takdire dayalı matrahlar üzerinden re’sen tarhedilen katma değer vergisi ve dahili tevkifat ile bunlara bağlı olarak kesilen kaçakçılık ağır kusur ve kusur cezalarına karşı, kooperatifin katma değer vergisi konusuna giren faaliyette bulunmadığı iddiasıyla açılan davayı; 3065 sayılı Kanun’un 1. maddesinde katma değer vergisinin konusunun belirlendiği, dosyada mevcut kooperatif ana sözleşmesinin incelenmesinden; kooperatifin esas amacının ortakları sıhhi ve ucuz birer konut sahibi yapmak olduğunun ve diğer faaliyetlerinin bu amacın gerçekleşmesine yönelik bulunduğunun anlaşıldığı, davalı idarece, davacı kooperatifin. katma değer vergisine tabi faaliyette bulunduğuna dair yapılmış herhangi bir tesbit olmadığı, bu itibarla kooperatifin vergiye tabi faaliyette bulunup bulunmadığı saptanmadan, salt katma değer vergisi beyannamesi verilmediğinden bahisle takdire sevkinde ve takdir komisyonunca kooperatifin defter ve belgeleri incelenmeksizin soyut ifadelerle matrah takdirinde yasaya uyarlık görülmediği gerekçesiyle kabul ederek cezalı tarhiyatı kaldıran Vergi Mahkemesi kararının; 3065 sayılı Kanun’un 40/3. maddesine göre vergiye tabi işlemleri bulunmayan mükelleflerin de beyanname vermek zorunda bulunduğu, 1163 sayılı Kanun’un 93/4. maddesi gereği, üst kuruluşa üye olmayan kooperatifin muafiyetten istifade edemeyeceği iddialarıyla bozulması isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.