Danıştay Dokuzuncu Daire
Kanuni defter ve belgelerin bulunması mutad olmayan otobilde çıkan yangın sonucu zayi olduğu iddiasının mücbir sebep hali olarak kabulü mümkün değildir. \r Uyuşmazlıkta, inceleme raporuna göre re'sen tarhedilen katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasını kaldıran mahkeme kararının bozulması istenilmektedir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29. maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerenden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükme bağlanmıştır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin B bendinde ise, 'Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.' hükmü getirilmiştir. Bu durumda, 3065 sayılı kanunun 29. maddesi uyarınca indirim yapılabilmesi için, mükellefe emtia sattığı iddia olunan kişi ya da firmaların kestiği faturaların gerçek olup olmadığı ve dolayısıyla bu mallara ilişkin katma değer vergisinin beyan edilerek vergi dairesine ödenip ödenmediğinin saptanması gerekir. Vergi beyannamelerinde yazılı bilgilerin doğruluğunun kanıtlanması vergi dairesine değil, beyanda bulunan vergi mükelleflerine düşen bir külfettir. Bu kanıtlamanın ise ancak yasal defter ve belgelerle yapılacağı ortadadır. Her ne kadar, mükellef şirketçe ihtilaflı dönem kanuni defter ve belgelerin yandığı ileri sürülmekte ise de; kanuni defter ve belgelerin bulunması mutad olmayan otomobilde çıkan yangın nedeniyle zayi olduğu iddiası inandırıcı olmadığından, olayda mücbir sebep halinden söz edilmesi mümkün değildir. Kaldı ki, inceleme sırasında şirket yetkilisine sorulduğunda ihtilaflı dönemde kimlerden mal alındığının hatırlanamadığı şeklindeki inandırıcı olmayan cevap ile, karşı inceleme yapma imkanı sağlayacak bilgiler de verilmediğinden, mükellefin üzerine düşen kanıtlamaya yapmadığı anlaşılmıştır. Bu duruma göre, yükümlü şirketin katma değer vergisi beyannamesinde vergisini indirim konusu yaptığı faturaların gerçek bir alım satım sonucu düzenlenen faturalar olmadığı, esasen müstahsilden yapılan ayımların gizlenmesi amacıyla düzenlenmiş olduğu sonucuna varılmıştır. Aynı zamanda inceleme raporuna ekli 4.5.1988 tarihli (X)'e ait ifade tutanağında saptanan hususlarda bu durumu açıklar mahiyettedir. Açıklanan nedenlerle, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine oyçokluğu ile karar verildi.