Dairesi
DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU E. 1992/119
Karar No
1993/34
Esas No
1992/119
Karar Tarihi
19-02-1993

T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU

o HUKUKA AYKIRI OLARAK TAHSİL EDİLEN VE YARGI KARARINA GÖRE İADE EDİLEN VERGİ (Faiz İstenilebileceği - İlk Derece Mahkemesi Olarak Danıştayın Görevli Olmadığı)

o DANIŞTAYIN BAKABİLECEĞİ DAVA DOSYALARI (Hukuka Aykırı Olarak Tahsil Edilen Yargı Kararı İle de İade Edilecek Vergi - Mükellefin Faiz İsteyebileceği)

o VERGİ İDARESİNİN VERGİ İADESİNİ GECİKTİRMESİ (Hukuka Aykırı Olarak Tahsil Edilen Yargı Kararı İle de İade Edilecek Vergi - Mükellefin Faiz İsteyebileceği)

Özet : Hukuka aykırı olarak tahsil edilip yargı kararına göre iade edilen vergi için faiz ödenmesi istemiyle açılan dava, ilk derecede Danıştay'da incelenemeyecektir.

İstemin Özeti: 1982 yılına ilişkin emlak alım vergisine karşı açtığı dava Danıştay Dokuzuncu Dairesince kabul edilen yükümlü, ödediği emlak alım vergisinin ödeme tarihinden Danıştay kararına göre kendisine iadenin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için %40 oranında faiz uygulanması istemiyle Maliye ve Gümrük Bakanlığına başvurmuş, ilgisi nedeniyle dilekçenin gönderildiği Şanlıurfa Defterdarlığı istemi reddetmiştir.

Yükümlünün 559.919.-lira faizin tahsil edilerek tarafına ödenmesi istemiyle Gaziantep Vergi Mahkemesinde açtığı dava, görev ve yetki yönünden reddedilerek dava dosyasının Danıştay Dokuzuncu Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Davayı inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi K:1991/2375 sayılı kararıyla; 2577 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin 1 inci bendinde; Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve yergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin en geç altmış, gün içinde işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, aynı maddenin 6 ncı bendinde ise tazminat ve vergi davalarında kararın idareye tebliğinden itibaren infazın gecikmesi sebebiyle idarece kanuni gecikme faizi ödeneceğinin hükme bağlandığı, olayda Danıştay kararına göre fazladan ödediği vergi, ceza ve gecikme faizlerinin iadesi istemiyle 4.7.1988 tarihinde idareye başvuran yükümlünün bu isteminin, 31.8.1988 günlü düzeltme fişiyle yerine getirilmesi ve yükümlüye 13.10.1988 tarihinde iadenin yapılması karşısında, idarenin infazı geciktirmesinin ve dolayısıyla gecikme faizi ödemesinin sözkonusu olmadığı, yükümlü tarafından ödenen vergi ve cezanın, ödendiği tarihten Danıştay Dokuzuncu Daire kararına göre kendisine iadenin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için gecikme faizi uygulanmasına da yasal imkan bulunmadığı, gerekçesiyle davayı reddetmiştir,

Karar, yükümlü tarafından temyiz edilmiştir. Savunmanın özeti: Savunma verilmemiştir. Tetkik Hakimi: Asım ÖZCAN Danıştay Savcısı: Yıldız ÖZTÜRK

Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Danıştay Dokuzuncu Dairesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle daire kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, Tetkik Hakimi Asım ÖZCAN'ın yazılı ve sözlü açıklamalarından sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:

Tarhiyata karşı açılan dava görülmekte iken ödenmiş vergi ve cezanın, tahsil tarihi ile davanın kabulüne ilişkin yargı kararı uyarınca iade edildiği tarih arasında geçen süre için faiz ödenmesi istemiyle açılan davayı reddeden Danıştay Dokuzuncu Dairesi kararının bozulması istenmektedir.

Dosyanın incelenmesinden, davanın Gaziantep Vergi Mahkemesinde açıldığı ve sözü geçen mahkemenin verdiği K:1989/1026 sayılı kararda, açılan bu davanın; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 28 inci maddesinin (3) işaretli fıkrasında yazılı kural uyarınca açılmış bir dava olarak nitelendiği ve tazmin isteminin Danıştay Dokuzuncu Daire kararına dayandığından bahisle davanın görev ve yetki yönünden reddi suretiyle dosyanın Danıştay'a gönderilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.

İdari Yargılama Usulü Kanununun 28 inci maddesinin (3) işaretli fıkrasında; Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabileceği, hükme bağlanmıştır.

Davacının, yargı kararına karşın tahsil edilen vergi ve cezanın iade edilmediğini değil, tahsil tarihi ile iade tarihi arasındaki sürede paranın değer kaybından olumsuz yönde etkilendiğini ileri sürerek, hukuka aykırı olarak tahsil edilip, yargı kararına göre iade edilen para için yüzde kırk düzeyinde faiz uygulanarak hesaplanan tutarın kendisine ödenmesini istediği bu davanın, 2577 sayılı Yasanın 28 inci maddesinin (3) işaretli fıkrasında yazılı türden bir dava olmadığı açıktır. Öte yandan bu dava, ilk derecede Danıştay'da incelenmesi gereken ve 2577 sayılı Danıştay Kanununun 24 üncü maddesinin (1/j) bendinde öngörülen davalardan da değildir. .

Yukarıda değinilen hukuksal nedenlerle ilk derecede Danıştay'da incelenmesine olanak bulunmayan davanın, Danıştay Dokuzuncu Dairesince esastan karara bağlanması yerine, 2577 sayılı Yasanın 43 üncü maddesinin (1/a) bendi uyarınca dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi gerektiğinden, temyiz istemine konu yapılan kararda yasaya uygunluk görülmemiştir.

SONUÇ : Bu nedenle, temyiz isteminin kabulü ile Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 19.6.1991 günlü, E:1990/426, K:1991/2375 sayılı kararının bozulmasına 19.2.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı