Danıştay Dokuzuncu Daire
Uzlaşma ile ilgili sürelerde, mücbir sebep durumu gözönüne alınmaz. Ancak, kanunla öngörülmemiş olsa da, mücbir sebep hallerinde idareye başvuru için öngörülen sürelerin işlemeyeceği genel hukuk kuralı olarak kabul edilmektedir. Uyuşmazlık, uzlaşmaya katılacak olan yükümlü vekilinin uzlaşma günü hastalandığım özel hekimden aldığı ve sağlık ocağına onaylattığı raporla kanıtladığı halde, bu durumu, mücbir sebep kabul edilmeyerek yeniden uzlaşma günü verilmemesine ilişkin işlemi iptal eden vergi mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istemidir Davacı tarafından uzlaşma toplantısına katılamamaya neden gösterilen ağır hastalık halinin yer aldığı Vergi Usul Kanunu'nun 13. maddesinde vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel teşkil eden mücbir sebep hallerine yer verilmiş olup, aynı Kanun'un 15. maddesiyle de, bu hallerin ortadan kalkmasına kadar vergi ödevlerinin yerine getirilmesi ile ilgili sürelerin işlemeyeceği belirtilmiştir. Burada sözü edilen vergi ödevinin gerek Vergi Usul Kanunu'nun mükellefin ödevleri başlığı altındaki ikinci Kitabında sayılan ödevler, gerekse ilgili vergi kanunlarında, doğrudan mükellefler üzerine düşen ödevler olduğu kuşkusuzdur. Vergi Usul Kanunu'na 205 sayılı Kanun'la ayrı bir bölüm halinde eklenen uzlaşma müessesesi ise, vergi mükelleflerinin vergi ödevlerini zamanında yerine getirmemek ya da eksik yerine getirmek suretiyle beyan dışı bıraktıkları kazanç veya vergiye tabi işlemlerle ilgili olarak bilahare vergi idaresince ikmalen veya re'sen tarh edilen vergiler ve bunlara ilişkin cezaların miktarları üzerinde ihtilaf yaratılmaksızın mükelleflerle idarenin karşılıklı olarak uyuşmalarına imkan veren bir müessesedir. Dolayısıyla söz konusu müessese ile tanınan imkandan yararlanmak ya da yararlanmamak; vergi ve ceza muhatabına tanınan bir hakkın kullanılması ile ilgili olup, bir vergi ödevinin yerine getirilip getirilmemesi ile ilgisinin bulunmadığı açıktır. Bu bakımdan uzlaşma ile ilgili sürelerde Vergi Usul Kanunu'nun 13. maddesinin dikkate alınması mümkün değildir. Bununla beraber, Kanunla öngörülmemiş olsa da, mücbir sebep hallerinde idareye başvuru için öngörülen sürelerin işlemeyeceği genel hukuk kuralı olarak kabul edilmektedir. Uzlaşma toplantısına katılmamanın hukuki niteliği ve sonuçları göz önünde bulundurulduğunda, uzlaşma toplantısına katılmaya engel olacak haller, ancak kişinin iradesi dışında gelişen tabii afet, savaş hali ve benzeri durumlarla kişinin bu tür haklarım kullanmasını imkansız kılan çok ağır hastalık gibi olağanüstü özellikler taşıyan durumlar olabilir. Davacı vekilinin süresinde uzlaşma toplantısına katılmasını engellediğini ileri sürdüğü hastalığının resmi teşekküllerce teyit edilmiş olmasına rağmen, yataklı tedavi kurumlarında tedaviyi gerektirir nitelikte bulunmaması, yalnızca istirahatı gerektirir nitelikte olduğunun raporda belirtilmiş olması, söz konuşu hastalığın çok ağır nitelikte hastalık olmadığına karine teşkil edeceğinden, genel hukuk kuralları içinde de mücbir sebep olarak kabulüne imkan bulunmamaktadır. Bu durumda, yükümlü vekilinin uzlaşma toplantısına katılmasını engellediği ileri sürülen üç günlük istirahati içeren raporu Vergi Usul Kanunu'nun 13. maddesi gereğince mücbir sebep olarak kabul eden Vergi Mahkemesi kararında yasal isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, oybirliğiyle karar verildi.