T.C.
DANIŞTAY
VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU
o TURİSTİK TESİSİN GEÇİCİ MUAFİYETTEN YARARLANMASI (Turizm Müessese Belgesi Alan Mükellefin Beyannameyle Yararlanma İsteğini Bildirmiş Olması Halinde)
o TURİZM İŞLETME BELGESİ ALINAN TESİS (Geçici Muafiyet)
o BEYANNAME İLE YAPILAN BİLDİRİMLER (Turizm İşletme Belgesi Alınan Tesisin Geçici Muafiyetten Yararlanması)
1319
Özet : Emlak vergisi muafiyetinden yararlanmak için yıl içinde bildirim yükümlülüğünün beyannamedeki açıklama ile yerine getirilmesi yeterli olduğu hakkında.
İstemin Özeti: 1988 yılında turizm işletmesi belgesi alınan tesis için verilen beyannamenin ilgili tablosunda 5 yıl süre ile ve 1989 yılından başlayarak emlak vergisinden muaf olduğu bildirilen ancak, ayrıca geçici muafiyetten yararlanma istemiyle dilekçe ile talepte bulunmayan kurum, tahakkuk eden vergileri ödedikten sonra muafiyet iddiasıyla belediye başkanlığına başvurmuş, süresinde yanıt alamadığı için vergi mahkemesinde dava açmıştır.
Antalya Vergi Mahkemesi, Vergi Usul Kanunu'nun 124 üncü ve 2575 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin 1/j bendi uyarınca davayı görev yönünden reddederek dosyayı Danıştay Başkanlığına göndermiştir.
Davayı inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi K:1991/3244 sayılı kararında; 1319 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin (b) fıkrasında söz konusu muafiyetin açıklandığı, aynı maddenin sondan bir önceki fıkrasında ise muafiyetten yararlanılabilmesi için muafiyet gerektiren halin vukuunda keyfiyetin bütçe yılı içinde ilgili vergi dairesine bildirilmesinin zorunlu kılındığı, yükümlü kurumun, böyle bir bildirimde bulunmadığı, bu nedenle 1989 yılına ilişkin vergiler için geçici muafiyetten yararlandırılmasının mümkün olmadığı, gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Karar, kurum tarafından temyiz edilmektedir.
Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hakimi: S.K.
Danıştay Savısı Y.E.'nin Düşüncesi: İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49 uncu maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, temyiz isteğinin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun Danıştay Dokuzuncu Daire kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.
Türk Milleti Adına hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, Kıdemli Tetkik Hakimi S.K.'nın yazılı ve sözlü açıklamalarından sonra dosya incelenerek gereği görüşüldü: 1988 yılında işletilmeye başlanan otel binası için 10.6.1988 tarihinde verilen emlak vergisi beyannamesinin ilgili bölümünde 1989 yılından başlayarak beş yıl süre ile geçici muafiyetten yararlanacağı bildirilmesine karşın, bu konuda ayrıca bildirimde blunulmadığından bahisle yapılan tahakkuka ilişkin vergileri ödedikten sonra düzeltme ve şikayet yolunu izleyen kurum tarafından açılan davayı reddeden, Danıştay Dokuzuncu Dairesi kararı temyiz edilmiştir.
Emlak Vergisi Kanunu'nun 5 inci maddesinin (b) işaretli fıkrasında; Turizm Endüstrisini Teşvik Kanunu hükümlerine göre turizm müessesesi belgesi almış gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, anılan yasada yazılı amaçlara tahsis ettikleri ve işletmelerine dahil binalarının inşaalarının sona erdiği veya mevcut binaların bu amaca tahsisi halinde turizm müessesesi belgesinin alındığı yılı izleyen bütçe yılından başlayarak beş yıl süre ile geçici muafiyetten faydalandırılması kabul edilmiş, maddenin sondan önceki fıkrasında, muafiyetten yararlandırılabilmek için bu durumun, meydana geldiği bütçe yılı içinde ilgili vergi dairesine bildirilmesi zorunlu kılınmıştır.
İnşaatının 9.6.1988 tarihinde bitirildiği ve 1989 yılından başlayarak beş yıl süre ile Emlak Vergisi Kanunu'nun 5 inci maddesinin (b) fıkrasında öngörülen muafiyetten yararlandırılması gerektiği Manavgat Belediye Başkanlığına 10.6.1988 tarihinde verilen beyannamede bildirilen otelin Temmuz 1988'de kısmen işletmeye açıldığı dosyadaki belgelerden anlaşılmaktadır.
Beyanname ile yapılan bildirimlerin yasaca beyanı gereken hukuki durumlarla ilgili bildirimlerden olduğunda kuşku bulunmamaktadır.
Kuruma, turizm işletmesi belgesinin bu konuda yetkili komisyonun 12.8.1988 tarihinde vardığı karar uyarınca verildiği anlaşılmaktadır.
Temmuz 1988'de kısmen faaliyete başlayan izleyen ay içinde turizm işletmesi belgesi alan kurum, 10.6.1988 tarihinde kayıt gören beyannamesinde bildirdiği üzere izleyen yıl başından itibaren hüküm ifade edecek olan geçici muafiyetten yararlanmak için gerekli koşulları yerine getirmiş olduğundan 1989 yılından başlayarak geçici muafiyetten yararlandırılması gerekirken tahakkuk üzerine ödenen vergilerin geri verilmemesi yolunda kurulan işlem, yasaya uygun görülmemiştir.
Bu nedenle, davanın reddi yolandaki Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 12.11.1991 günlü ve K:1991/3244 sayılı kararının bozulmasına 19.2.1993 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Emlak Vergisi Kanunu'nun 5 inci maddesinin (b) bendine göre turizm müessesesi belgesi almış olan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin işletmeye dahil binaları inşaatlarının sona erdiği yılı takip eden bütçe yılından itibaren beş yıl süre ile bina vergisi muafiyetinden faydalanacaktır.
Yükümlünün turizm müessesesi belgesini alıp vergi dairesine 1988 yılı içinde verdiği belli değildir. Belgenin vergi beyannamesi ile birlikte verildiğine dair ne beyanname üzerinde ne de tahakkuk fişi üzerinde bir kayıt yoktur. Belgenin 1988 yılı içinde vergi dairesine verildiğine dair bir belge de ibraz edilmemiştir. Tahakkuk fişi 10.6.1988 de vergi tahakkukları ise 31.7.1989-30.11.1989 gününde düzenlenmiş ve dava açılmaksızın ödenmiştir.
Turizm işletme belgesinin 18.5.1990 gününde düzeltme ve şikayet dilekçesi ile verildiği bildirilmektedir.
Vergilendirme hatası yolu ile ödenen bir verginin düzeltilmesi ve iade edilmesi ancak, açık olarak vergi mevzuuna girmeyen servet, madde ... den vergi alınması durumunda mümkün olacaktır.
Olayda vergi hatası yapılarak alınmış bir vergi yoktur. 1989 yılı vergilerinin iade edilemiyeceği yolunda verilen daire kararı yerindedir. Temyiz isteminin reddi gerektiği oyu ile bozma kararına karşıyım.