Dairesi
DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU E. 1992/122
Karar No
1993/29
Esas No
1992/122
Karar Tarihi
19-02-1993

T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU

o VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ MUAFİYETİ (Taşınmaz Kültür Varlıkları)

o TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARI (Veraset ve İntikal Vergisi Muafiyeti)

7338

2863

Özet : Özel hukuk tüzel kişileri ile gerçek kişilerin mülkiyetindeki taşınmaz kültür varlıklarının, 2863 sayılı Kanundaki düzenleme nedeniyle veraset ve intikal vergisinden müstesna tutulması gerekeceği hakkında.

İstemin Özeti : Murisin ölümü üzerine mirasçılar tarafından verilen beyannamede 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesi gereğince her türlü vergiden bağışık olduğu ileri sürülerek ihtirazi kayıtla matraha dahil edilen taşınmaz nedeniyle bu çekincenin kabul edilmemesi suretiyle tahakkuk ettirilen veraset ve intikal vergisi, vergi mahkemesince onanmıştır. Yükümlünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi K:1991/2633 sayılı kararıyla; 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde, herhangi bir ayırım yapılmaksızın, tapu kaydına "korunması gerekli kültür varlığı" şerhi konulan taşınmazların, her türlü vergi, resim ve harçtan müstesna tutulduğu, intikal eden taşınmazın tapu kaydına "eski eser" şerhi konulduğu anlaşılmakta ise de niteliği itibariyle 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesi kapsamına girip girmediğinin saptanamadığı, bu husus araştırıldıktan sonra bir karar verilmek üzere vergi mahkemesi kararını bozmuştur.

Bozma kararına uymayan İstanbul 4. Vergi Mahkemesi K:1991/1937 sayılı kararında; 2863 sayılı Kanunun amacının, kültür ve tabiat varlıklarını korumak olduğu, tanınan muafiyetin korumaya yönelik işlemlere ilişkin bulunduğu, bu nedenle, miras yoluyla intikal ile ilgili olan veraset ve intikal vergisini kapsamadığı, tahakkukta, ilk kararda açıklandığı üzere yasaya aykırılık görülmediği, gerekçesiyle ilk kararında ısrar etmiştir. Israr kararı, yükümlü tarafından temyiz edilmiştir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.

Tetkik Hakimi : Semra KAYIR

Danıştay Savcısı : Yuva ERTAN

Düşüncesi: Uyuşmazlıkta, muristen intikal eden ve tapuda eski eser olarak kayıtlı bulunan taşınmazın veraset intikal vergisinden muaf olmıyacağı yolunda İstanbul 4. Vergi Mahkemesince verilen ısrar kararının yükümlüce temyizen incelenmesi istenilmektedir. 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde, söz konusu taşınmazlar için herhangi bir ayrım yapılmaksızın her türlü vergi, resim ve harçtan muafiyet kabul edilerek bu muafiyet bizzat taşınmaza tanınmış olduğundan, anılan taşınmazın veraset yolu ile iktisabından doğan veraset intikal vergisi için de bu muafiyet hükmünün uygulanması gerekir. Ancak, tapuda eski eser kaydı bulunan taşınmazın sözü geçen 21 inci maddede sayılan taşınmazların kapsamına girip girmediğinin tesbiti ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, muafiyet hükmünün veraset intikal vergisini kapsamadığı gerekçesiyle vergi mahkemesince verilen ısrar kararında isabet görülmediğinden temyiz isteğinin kabulü ile vergi mahkemesi ısrar kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, Kıdemli Tetkik Hakimi Semra KAYIR'ın yazılı ve sözlü açıklamalarından sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:

Veraset yoluyla intikal eden ve tapu kütüğünde "eski eser" kaydı bulunan taşınmaza ilişkin değerin matrah dışı bırakılması istemiyle süresinde verilen beyanname üzerinden, bu istemin reddi suretiyle yapılan veraset ve intikal vergisi tahakkukuna karşı açılan davanın reddi yolundaki vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir.

Korunması gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının, korunması ve bu konuda alınması gerekli ilke ve uygulama kararları ile ilgili örgütlenmeyi oluşturmak amacıyla yürürlüğe konulan 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 5 inci maddesinde; gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetindeki bu gibi varlıkları, devlet malı niteliğinde kabul etmiş, 9 uncu maddesinde, ilke kararlarına göre koruma kurulları kararlarına aykırı olarak taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarına her türlü inşai veya fiziki müdahalede bulunmak, bunları yeniden kullanıma açmak veya kullanımlarını değiştirmek, yasaklanmış, onarım, inşaat, tesis, sondaj, kısmen veya tamamen yıkma, kazı veya benzeri işler, inşai veya fiziki müdahale sayılarak, 11 inci maddesinde, maliklerin hak ve sorumlulukları düzenlenmiştir. Maddede maliklerin, bu kanun uyarınca bakım ve onarım görevlerini Kültür ve Turizm Bakanlığının vereceği emir ve talimata uygun olarak yerine getirdikleri sürece, bu kanunun maliklerine tanıdığı hak ve muafiyetlerden yararlanacakları kuralına yer verilmiştir. Bu maddede sözü geçen muafiyetler, kanunun 3386 sayılı Kanunla değişik 21 inci maddesinde düzenlenmiştir.

Kanunun 21 inci maddesinin üçüncü fıkrasında; "tapu kütüğüne" korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır" kaydı konulmuş olan ve I inci ve II inci grup olarak gruplandırılmış bulunan taşınmaz kültür varlıkları..." olan parsellerin, her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu belirtilmiştir.

Bu düzenlemeler karşısında yasa yapıcının, Devlet malı niteliğinde kabul ettiği özel hukuk tüzel kişileri ile gerçek kişilerin mülkiyetinde bulunan belli niteliklerdeki taşınmaz kültür varlıklarının malikleri için kanunla öngörülen tasarruf kısıntıları ve yükümlülüklerin gereği gibi yerine getirilmesini sağlamak amacıyla, söz konusu taşınmazları hiçbir ayırım ve sınırlama getirmeksizin her türlü vergi, resim ve harçtan bağışık tutma ihtiyacı duyduğu ve bu ihtiyacın, kültür varlığını koruma amacından doğduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan sözü geçen muafiyetin, taşınmaz kültür varlığının aynı ile ilgili bulunduğu, ayın üzerinden alınan vergilerden biri olan veraset ve intikal vergisini de kapsadığı sonucuna varılmaktadır.

Kanunun; 21 inci maddesinin son fıkrasında taşınmaz kültür varlıklarında yapılan onarım ve inşaat işlerini Belediye Gelirleri Kanunu gereğince alınacak vergi, harç ve harcamalara katılma paylarından bağışık tutan sınırlı düzenlemesi de, aynı maddenin üçüncü fıkrasında yer alan muafiyete ilişkin düzenleme hakkında kurulumuzca varılan sonucu doğrulamaktadır. Bu durumda, beyannameye ihtirazi kayıtla dahil edilen söz konusu taşınmaza ilişkin matrah üzerinden yapılan tahakkuk yasaya uygun olmadığından, davanın reddi yolundaki İstanbul 4. Vergi Mahkemesinin 27.11.1991 günlü ve K:1991/1937 sayılı ısrar kararının bozulmasına 19.2.1993 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı