Danıştay Üçüncü Daire
İsmi sahte fatura düzenleyenler arasında bulunduğu gerekçesiyle bu kişilerden alınan faturaların muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge (sahte) olup olmadığı araştırılmadan verilen mahkeme kararı hukuka uygun görülmemiştir. İstemin Özeti: Nisan1987 dönemine ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucu davacı adına re’sen salınan gelir (stopaj) vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı; ara kararıyla getirtilen (A. D.) ile ilgili 1987 yılı gelir vergisi beyannamesi ile eklerinden, çırçır ve prese fabrikası işletmeciliğinin adı geçen tarafından yapıldığı ve 1987 yılı kazancının tam hisse 11.200.203. lira olarak beyan edildiği, dolayısıyla yükümlünün çırçır ve prese fabrikası işletmeciliği ile ilgisinin olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle kabul ederek cezalı tarhiyatı terkin eden Gaziantep Vergi Mahkemesi’nin 9.10.1991 Gün ve E: 1990/615, K: 1991/1052 Sayılı kararının; yükümlünün müstahsillerden aldığı 2.122.225.290. liralık zirai ürünü tüccardan alınmış gibi göstererek gelir (stopaj) ’vergisi kesintisi yapmadığı dolayısıyla inceleme raporuna dayanılarak yapılan cezalı tarhiyatın yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: Dava dosyasının incelenmesinden, davacının % 20 ortağı olduğu ve 31.12.1986 tarihinde feshedilen çırçır ve prese işletmeciliği yapan D. Koll.Şti.ne ait kazancın, davacının kardeşi (A. D.) tarafından beyan edildiği, kendisinin kurduğu (D.) adlı ticari işlemesinde 1987 yılında zirai ürün alımsatımı yaptığı ancak, 1992/1087 esas numaralı dosyada bulunan, Şanlıurfa Defterdarlığınca gönderilen 11.2.1988 tarih ve 12203/625 Sayılı yazı ekinde, davacının sahte (nay ton) fatura alımsatımı yaptıkları tespit edilerek mükellefiyetleri iptal edilen 80 kişilik listede isimleri bulunan kişilerden 13 adet fatura aldığı, fatura düzenleyenlerin iş ve ikametgah adreslerinde bulunamadıkları konusunda Suruç Malmüdürlüğünce yapılan tesbitler olduğu anlaşıldığından, sözü edilen listede ismi sahte fatura düzenleyenler arasında bulunan kişilerden alınan bu faturaların muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge (sahte) olup olmadığı araştırılmadan verilen mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmemiştir. Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulü île sözü edilen kişilerden alınan faturaların gerçek fatura olup olmadıkları araştırıldıktan sonra yeniden bir karar verilmek üzere Vergi Mahkemesi kararırım bozulmasına; oybirliğiyle karar verildi.