Danıştay Dördüncü Daire
Zirai kazançta tahakkuk esasinin geçerli olduğu hk. Gelir Vergisi Kanunu’nun zirai kazançta ’Kazancın zirai işletme hesabı esasına göre tespiti’ni düzenleyen 55. maddesiyle ’Kazancın bilanço esasına göre tespiti’ ile ilgili esasları belirleyen 59. maddeleri hükümlerinin birlikte irdelenmesiyle, zirai kazancın tespitinde de ticari kazançta olduğu gibi tahakkuk esasinin uygulanacağı, kanun koyucunun bu hususta kazancın tespitim münhasıran ödeme şartına bağlamadığı anlaşılmaktadır. Nitekim sözü edilen 55. maddede işletme hesabında zirai kazanç, ’hesap dönemi içinde para ile tahsil edilen veya alacak olarak tahakkuk eden hasılat ile ödenen beyan borçlanılan giderler arasındaki müspet fark’ olarak tamamlanmış, 59. maddede ise bilanço esasına göre zirai kazancın tespitinde ticari kazanç hükümlerinin uygulanacağı açıkça belirtilmiştir. Bu itibarla davacının 1988 yılında zirai faaliyetiyle ilgili olarak aldığı tarım kredisi için bu yıl içinde hesaplanarak tahakkuk eden faizleri, tahakkuk ettiği 1988 yılma ait beyannamesinde hasılattan indirmesinde yasalara aykırı bir yön bulunmamaktadır. Bu nedenle temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.