Dairesi
Davacının daha önce ortaklık halinde kamyon ve otobüs işletmeciliğinden dolayı gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olması Ye ortaklıktan ayrıldıktan sonra yeniden mükellefiyet tesis ettirerek kendi hasma minibüs işletmeciliği faaliyetinde bulunması, ortaklık halindeki işletmenin devamı kabul edile
Karar No
1993/138
Esas No
1990/2593
Karar Tarihi
18-01-1993

Danıştay Dördüncü Daire

Davacının daha önce ortaklık halinde kamyon ve otobüs işletmeciliğinden dolayı gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olması Ye ortaklıktan ayrıldıktan sonra yeniden mükellefiyet tesis ettirerek kendi hasma minibüs işletmeciliği faaliyetinde bulunması, ortaklık halindeki işletmenin devamı kabul edilerek gerçek usulde vergilendirilmez. istemin Özeli: Minibüs işletmeciliğinden dolayı götürü usulde gelir vergisi mükellefi olan davacı hakkında yapılan inceleme sonucunda düzenlenen rapora göre, daha önce ortaklık halinde kamyon ve otobü işletmeciliğinden dolayı gerçek usulde gelir vergisi mükellefi bulunan yükümlünün, ortaklıktan ayrıldıktan sonra aynı işin devamı olan minibüs işletmeciliğinden dolayı götürü usulde vergilendirilmesinin mümkün olmadığı gibi, Gelir Vergisi Kanunu’nun 48. maddesinin de ihlal edilmesi nedeniyle davacı adına 1987 takvim yılı için re’sen takdir yoluyla gelir vergisi salınarak ağır kusur ve usulsüzlük cezaları kesilmiştir. Adana 2. Vergisi Mahkemesinin 24.4.1989 günlü ve E: 1988/823, K: 1989/440 Sayılı kararıyla; ortaklık halinde gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olan bir kimsenin ortaklıktan ayrılıp müstakil olarak iş yapmaya başladığı taktirde, ortaklıkla bir ilişkisi ve ortaklık vasfı kalmayan bu kimsenin aynı işe devam etse bile gelir Vergisi Kanunu’nun 47 ve 48. maddelerde yazılı şartları haiz olması kaydıyla götürü usulde vergilendirilmesinde bir engel bulunmadığı, dosyanın incelenmesinden davacı aynı işe devam etme şartım taşımaktaysa da gelir Vergisi Kanunu’nun 48. maddesinde öngörülen götürü usule tabi olmanın özel şartlarım ihlal etmiş olduğundan götürü usulden istifade etme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı ortaklık halinde yapılan faaliyetten dolayı mükellefiyet şeklinin değiştirilemiyeceği gibi yapılan tesbitin hatalı olduğunu ileri sürerek anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. Karar: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun götürü usule tabi olmanın özel şartlarını düzenleyen 2574 sayılı Kanun’un 11. maddesiyle değişik 48. maddesinin 9. fıkrasında; sahibi veya işleticisi sıfatıyla birden fazla motorlu kara nakil vasıtası işletilmemesi ve bir takvim yılı içinde alınan taşıma ücretleri tutarına 400.000 lirayı aşmaması halinde nakil vasıtası işletenlerin götürü usule tabi olacakları öngörülmüştür. Maddede 400.000 lira olarak yer alan yıllık ücretleri tutarı 31.12.1987 tarihinde yürürlüğe giren 30.12.1987 Günlü ve 87/12467 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 31.12.1987 tarihinden geçerli olmak üzere 2.400 000 liraya yükseltilmiştir. Olayda davacının daha önce ortalık halinde kamyon ve otobüs işletmeciliğinden dolayı gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olması ve ortaklıktan ayrıldıktan sonra tek basma da olsa minibüs işletmesinin aynı işin devamı niteliğinde olduğundan götürü usulde vergilendirilmesinin mümkün olmadığı nedeniyle faaliyet gelirinin gerçek usulde tcsbiti amacıyla inceleme yapılarak uyuşmazlık döneminde işletilen minibüs ile kasabadan şehre yolcu taşımacılığı yapan davacının kendi beyanına dayanılarak Günlük sağladığı ortalama hasılatın inceleme tutanağı ile tesbit edildiği ve bütün yıl aralıksız olarak çalışmış olduğu kabul edilerek yıllık olarak hesaplanan taşıma ücreti tutarına göre, gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyeti tesis edilerek tesbit edilen matrah üzerinden re’sen cezalı tarhiyat yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. Anılan madde hükmünde belirtildiği üzere, bir takvim yılı içinde alınan taşıma ücreti tutannın maddede öngörülen miktarı aştığının gerçeği uygun biçimde tesbiti zorunlu bulunmaktadır. Ner ne kadar, davacının beyanına dayanılarak ortalama Günlük hasılat tutan üzerinden yıllık hasılat miktarı hesaplanmışsa da; bir motorlu kara nakil vasıtasının yıl boyunca bakım ve tamiri yapılmaksızın aralıksız çalıştırılması olanaksızdır. Bakım ve tamir gibi zorunlu haller dışında yıl içinde çalışılan Günlerin kesin olarak saptanmamış elması, tahmini Günlük ortalama hası lata göre yıllık hasılat hesaplanması ve bu şekilde belirlenen yıllık taşıma ücreti tutarı varsayıma dayalı olup, yıllık gayrisafi hasılatı yansıtmaması nedeniyle davacının götürü usule tabi olmanın özel koşullarını kaybettiğinden söz etmek mümkün değildir. Öte yandan, davacının daha önce ortaklık halinde kamyon ve otobüs işletmeciliğinden dolayı gerçek usulde gelir vergisi mükellefi elması ve ortaklıktan ayrıldıktan sonra yeniden mükellefiyet tesis ettirerek kendi basma minibüs işletmeciliği faaliyetinde bulunması ortaklık halindeki işletmenin devamı olarak kabul edilemeyeceğinden bu nedenle de gerçek usulde vergilendirilmesi yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle Adana 2. Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı