Danıştay Dördüncü Daire
Davacı kurumun sermayesinin tamamının devlete alt olması ve gerçek ortağının bulunmaması vergi tevkifat yapma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağından ihracat istisnası nedeniyle kurumlar vergisine tabi tutulmayan gelir üzerinden vergi tevkifatı yapıp muhtasar beyanname île ödemek zorunda olduğundan kesilen kusur cezası yasaya uygundur. Uyuşmazlık, sermayesinin tamamı devlete ait olan davacı kurumun sanayi ürünü ihracatı nedeniyle kurum kazancından indirilen ihracat istisna tutarı üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağına ilişkindir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 3239 sayılı Kanunla değişik 94//A8. maddesinde ’Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 11 ve 16 numaralı bentlerinde yazılı kurumlara, kurumlar vergisinden muaf veya müstesna tutulan kazançlar üzerinden sermayeye iştirak nisbetinde hesaplanan kar payları hariç olmak üzere, dağıtılsın veya dağıtılmasın kurumlar vergisine tabi kurumların Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 2, 3, 11 ve 16 numaralı bentleri dışında kalan kurumlar vergisinden muaf veya müstesna kazanç ve iratlarından’ vergi tevkifatı yapılacağı öngörülmüştür. Davacı kurumun, sözü edilen bentte ifade edilen kurumlardan olduğu açıktır. Esasen 94. maddede ’Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleriyle, sair kurumların bu maddede öngörülen vergi tevkifatını yapmaya mecbur oldukları belirtilmekle, Kanun’un bu kurumların gelirinin diğer ticaret şirketleri ile aynı oranda vergilendirmeyi amaçladığının kabulü gerekir. Maddede sözkonusu tevkifatın ’istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben yapılacağının ifade edilmiş olması, şirket ve kurumların gerçek kişi olan ortaklarının yıllık beyanname üzerine tahakkuk eden vergilerden sözkonusu tevkifatın mahsubuna olanak sağlamak içindir. Kanun’da gerçek kişi ortaklığı bulunmayan kurumların bu yükümlülük dışında sayılmasını gerektiren bir istisna hükmü de bulunmadığına göre, sırf mahsup miktarının bulunmaması nedenine dayanılarak, davacı kurumun vergi tevkifatı yapmak zorunda olmadığım söylemek mümkün değildir. Davacı kurumun sermayesinin tamamının devlete ait olması ve gerçek kişi ortağının bulunmaması 94. maddede öngörülen vergi tevkifatı yapma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağından, ihracat istisnası nedeniyle kurumlar vergisine tabi tutulmayan gelir üzerinden vergi tevkifatı yapıp muhtasar beyanname ile ödemek zorundadır. Bu nedenle Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.