Danıştay Yedinci Daire
İki cilt halinde, toplam 100 adet fatura tasdik ettiren mükellefin, 51 sıra No.lu faturayı kullanmış olduğunun saptanması halinde, ibraz edemediği ilk ciltteki 50 adet faturayı da kullandığı varsayılır ve dönem kazancı da buna göre takdir edilir. Nakliyatçılık ve demirçelik ticareti yapan yükümlünün 1987 takvim yılı hesaplarının incelenmesi sonucu bulunan matrah farkı üzerinden 1987/Ekim dönemi için tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ile dahili tevkifatı; yükümlünün 22.4.1985 tarihinde demirçelik ticareti işine başladığım bildirdiği, bu işte kullanılmak üzere seri A 001 100 numaraya kadar 2 cilt (100 adet) satış faturası tasdik ettirdiği, bu faturalardan 3.12.1987 gün ve 051 no'lu faturanın ........... Vergi Dairesi Mükellefi C.G. adına "2500 kg. hurda alimunyum bedeli 4.000.000, lira, % 12 katma değer vergisi 480.000, lira olmak üzere 4.480.000, lira olarak düzenlediği, 001 050'ye kadar olan faturaların çalındığından bahisle incelemeye ibraz edilmediği, 051 100 no'lu fatura cildinden Sadece 051 no'lu faturanın C.G. adına düzenlendiği ve diğerlerinin boş olduğu, diğer yandan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinde; iktisadî, ticarî ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olduğunun hüküm altına alındığı, bu durumda 26.4.1985 tarihinde demirçelik ticaretinde kullanılmak üzere iki cilt (100 adet) fatura tasdik ettiren davacının iki buçuk yılı aşkın bir sürede bu faturalardan sadece 051 no'lu faturayı kullanması, diğer 001 050 no'lu faturaları kullanmamış olmasının ticari icaplara uymayan, normal ve mutad olmayan bir durum olduğu, aksini ispat külfetinin davacıya ait olduğu, oysa yükümlünün fatura cildinin çalındığım ileri sürerek incelemeye ibraz etmediği, Vergi Usul Kanunu'nun 30/3 fıkrasında re'sen takdir sebebi sayılan bu fiil nedeniyle dönem matrahının idarece 8.000.0000 lira olarak takdimde isabetsizlik bulunmadığı, ancak demirçelik satış bedeli olarak kabul edilen bu miktar üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, maliyet bedeli olan 7.766.990, lira üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin mahsup edilmesinin gerektiği, öte yandan olayın seyrinin yükümlünün iradesini vergi kaçırma yönünde . kullandığım gösterdiğinden, tarhiyata kaçakçılık cezası uygulanmasının yerinde olduğu, ancak katma değer vergisi ve dahili tevkifat toplamına tek asgari ceza (100.000.TL) kesilebileceği gerekçesiyle tadîlen onayan Vergi Mahkemesi kararının; Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29/1a maddesine göre fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirim konuşu yapılabilmesi için fatura ile alış olması ve bu faturalarda da katma değer vergisinin gösterilmesinin gerektiği, yükümlünün ise faturalı alışlarım ibraz edemediğinden indirilebilecek verginin bulunmadığı, ayrıca beyan dışı bırakılan katma değer vergisi matrahı ve matrah üzerinden hesaplanan dahili tevkifatın kanunda belirtilen hadleri aştığı görüldüğünden, her bir matrah üzerinden ayrı ayrı kaçakçılık cezası kesilmesinin kanun ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülerek bozulması isteminin reddine, kararın onanmasına oybirliği ile karar verildi.