Danıştay Üçüncü Daire
Fiili tesbitin kaydı sonuçlara uymaması halinde, fiili envanter fazlası emtianın, bu tespitin yapıldığı yıl içinde belgesiz mal satışlarından sağlanan vergisi ödenmemiş kazancın yıl içinde belgesiz olarak emtiaya dönüştürülmüş olduğunun kabulü gerekir. Ayrıca mükellefin defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi sonucu alınan raporların, mahkemece aksine karar verilmesi sırasında, bunun nedenleri somut olarak ortaya konmalıdır. Vergi usul Kanunu'nun 186. maddesine göre, envanter çıkarmak, bilanço gününde işletmeye dahil mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmektir. Fiili tespitin kaydi sonuçlara uymaması halinde ise fiili envanter fazlası emtianın bu tespitin yapıldığı yıl içinde belgesiz mal alış satışlarından sağlanan vergisi ödenmemiş kazancın yıl içinde belgesiz olarak emtiaya dönüştürülmüş olduğunun kabulü gerekir. Dönem başındaki devreden emtia miktarı ile yıl içindeki emtia alış ve satışları ile yıl sonundaki emtia miktarı yükümlünün defter kayıtlarından bu kayıtların dayandığı alış ve satış belgelerinden çıkarıldığına göre ilgili yıl kaydi envanterinde bir dengesizlik çıkmıyacağı ve fiili envanter tespiti sonucu bulunan kaydi envanter farkı belgesiz emtianın emtia hesabına maliyet bedeliyle giriş kaydı yapılması halinde de matrah farkı kalmayacağı tabii olup bu durum matrah farkının fiktif muhasebe dengesi ile ortadan kaldırılması, dolayısıyla gerçeği yansıtmayan defter kayıtlarına meşruiyet kazandırılması sonucunu doğurur. Kaldı ki Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporlarda dahi yıl sonu envanter farkı olduğu saptanmış bulunmaktadır. Bilindiği üzere bilirkişilik müessesesi (2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesiyle atıfta bulunan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 275, 286. maddeleri bilirkişilik müessesesi ile ilgilidir), ile hakime, uyuşmazlığın çözümü için gerekli olan özel ve teknik bilgilerin sağlanması amaçlanmıştır. Hakimin bilirkişi raporunda yazılı olan bilgi ve açıklamalardan anlaşmazlığın çözümünü sağlayacak ölçüde bilgi sahibi olmadığı ve bu konuyu bu bilgilerle çözümleyemediği hallerde aynı bilirkişiden ek rapor istemesi, ya da yeni bir bilirkişi incelemesine gitmesi, şayet çözümleyebiliyorsa bilirkişi raporundaki sonucun aksine karar verilirken bunun nedenlerim, bilirkişi raporunda belirtilen hususlara niçin katılmadığım somut olarak ortaya koyması gerekmektedir. Olayda ise, mükellefin defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesine karar verilerek aynı bilirkişiye iki kez incelettirmek suretiyle alınan raporlara rağmen bu raporların neden kabul edilmediği hususunun değerlendirilip tartışması yapılmadan incelemenin eksik yapıldığı ve soyut iddialara dayandığı kabul edilerek karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Açıklanan sebeplerle temyiz isteminin kabulü ile ................................. Vergi Mahkemesikararının bozulmasına, oyçokluğuyla karar verildi.