Danıştay Yedinci Daire
Mal satışından doğan alacak nedeniyle hesaplanan faiz, KDV matrahına dahil bulunmaktadır. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun ’Teslim ve hizmet işlemlerinde matrah’ başlığı altında düzenlenen 20. maddesinin 1. fıkrasında ’teslim ve hizmet işlemlerinde matrah, bu işlemlerin karşılığım teşkil eden bedeldir’ denilmekte, anılan maddenin 2. fıkrasında de: ’Bedel deyimi, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında herne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamım ifade eder’ hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. 3065 sayılı Kanun’un 24. maddesinde ise: Aşağıda yazılı unsurlar matraha dahildir’ denildikten sonra, bu maddenin (c) fıkrasında ’vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler île servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler’ matraha dahil unsurlar arasında sayılmıştır. Bu hükümler karşısında, mal satışından doğan alacak nedeniyle hesaplanan faizin de, borçlanılan para olarak katma değer vergisi matrahına dahil bulunduğu açık olduğundan, inceleme ile saptanan matrah farkı üzerinden tarh edilen verginin mahkemece onanmasında, olayın niteliği itibariyle kaçakçılık cezasının kusura çevrilmesinde isabetsizlik yoktur. Açıklanan nedenlerle; tarafların temyiz istemin reddine, mahkemece kararının onanmasına’ oybirliğiyle karar verildi.