Danıştay Dördüncü Daire
Kanaate dayalı olarak ve alıcısı ile satıcısı saptanmaksızın VUK Md. 353/1 uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilemez. Yükümlü temyiz dilekçesinde vergi aslı ile buna bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezasına yönelik olarak ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yende ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Özel usulsüzlük cezasına gelince; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesinde, 232, 234, 235 ve 236. maddeler gereğince verilmesi ve alınmamsı icabeden fatura, gider pusulası ve müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzunu vermeyen ve almayanlardan her birine, her fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ve serbest meslek makbuzu için beşyüz liradan aşağı olmamak üzere ve vesikaların yazılması gereken meblağın yüzde üçü nisbetinde usulsüzlük cezası kesileceği ve bir takvim yılı içinde her bir belge nev'ine İlişkin olarak tespit olunan yukarıda yazılı usulsüzlük için kesilecek cezanın toplamının 500.000 lirayı geçemeyeceği hükmüne yer verilmiştir. Madde metninin bir bütün olarak değerlendirilmesinden anlaşılacağı üzere, bu madde uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle maddede sayılan belgelerin verilmediğinin ve alınmadığının belirlenmesi ve bu belgeleri vermeyen ve almayanların saptandığına ilişkin hukuken geçerli bir tespitin mevcut olması gerekmektedir. Uyuşmazlık konusu olayda ise, böyle somut bir tespit mevcut olmayıp inceleme elemanınca sahte fatura incelemesi sonucu emtia alımlarının bir kısminin belgesiz alınıp satıldığı kabul edilmek suretiyle kanaate dayalı olarak belge düzenlenmediği sonucuna ulaşılmak suretiyle özel usulsüzlük cezası, kesilmiş bulunmaktadır. Bu itibarla, özel usulsüzlük cezası kesilmesin'! öngören ve bu cezanın kesilmesine dair koşulları düzenleyen yasa hükmünde belirtilen unsurlar uyuşmazlık konusu olayda bir arada gerçekleşmemiş bulunduğundan, bu durumda ise idari cezalar için de geçerli olan 'cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı' yolundaki genel ceza hukuku ilkesinin varsayım ya da kıyas yolu ile ceza tayinine olanak tanımaması yönünden, yükümlü adına kesilen öezi usulsüzlük cezasının usul ve yasaya uygun olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, yükümlü temyiz isteminin vergi aslı ve kaçakçılık cezası yönünden reddine, özel usulsüzlük cezası yönünden kabulü ile içel 1. Vergi Mahkemesi karannın bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.