|
Dairesi
Üzerinde silinti, kazıntı ve tahrifat bulunmayan gider pusulalarında yazılı bilgilere aksi bir başka şekilde kanıtlanmadıkça, itibar edilir.
|
|
Karar No
1990/2365
|
|
Esas No
1988/4172
|
|
Karar Tarihi
21-09-1990
|
|
|
Danıştay Dördüncü Daire
Üzerinde silinti, kazıntı ve tahrifat bulunmayan gider pusulalarında yazılı bilgilere aksi bir başka şekilde kanıtlanmadıkça, itibar edilir. Uyuşmazlık, E5 karayolu üzerinde dinlenme tesisi işletmeciliği ile uğraşan yükümlünün 1985 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu saptanan matrah farkı üzerinden tarh olunan cezalı yergiyi değişiklikle onayan vergi mahkemesi kararının taraflarca bozulması istemine ilişkindir. Vergi Dairesi Müdürlüğünce temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar bozulması istenen kararın, bu iddialar doğrultusunda bozulmasına sağlayacak durumda görülmemiştir. Yükümlü temyizine gelince; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 234. maddesinde; birinci ve ikinci sınıf tüccarlarla defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin, kazançları götürü usulde tesbit olunan tüccarlarla ve serbest meslek erbabına yaptıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulasının götürü usulde vergiye tabi tüccar ve serbest meslek erbabı tarafından verilmiş fatura hükmünde olduğu belirtilmiştir. Bu hükümden, gerçek usulde gelir vergisi mükelleflerinin götürü usulde gelir vergisi mükelleflerinden ya da vergiden muaf esnaftan aldıkları emtialar veya yaptırdıkları işler karşılığında düzenleyecekleri gider pusulalarının, buna yönelik isterinin kanıtı olarak kabul edileceği ve Kanun’da sayılan şekil ve usul şartlarım taşımaları halinde yasal yönden geçerli olacakları anlaşılmaktadır. Olayda yükümlünün lokantasında kullandığı etleri gider pusulası düzenlemek suretiyle götürü gelir vergisi mükellefi olan bir kasaptan aldığı tartışmasızdır. Etleri satan kişinin, söz konusu etleri satmadığı veya gider makbuzlarım imzalamadığı yönünde herhangi bir beyanı mevcut değildir. Alındığı kesin olan emtialar için düzenlenen gider makbuzlarında da bir kazıntı, silinti veya tahrifat bulunmadığına göre, bu belgelerde yazılı etlerin alındığının kabulü zorunlu iken, salt belgede imzası bulunan kişinin genel ifadelerinden hareketle bu miktar emtia alınmadığım kabul etmek mümkün değildir. Bu şekilde yapılan incelemeyle sağlıklı bir sonuca ulaşmak mümkün olmadığı satın alınan et miktarı ile diğer bazı yiyecek maddelerinin mukayesesi suretiyle yapılan hesaplama da sağlıklı olmaktan uzaktır. Bu sebeple, satın alınan et miktarının fazla gösterilmek suretiyle kazancın gizlendiği gerekçesiyle hesaplanan matrah farkında isabet görülmemiştir. Yükümlünün kira sözleşmesiyle işlettiği lokantanın tuvaletlerini günlük 5.000, lira karşılığında bir başka şahsa kiraya verdiği halde bu suretle elde ettiği gayrimenkul sermaye iradım beyan etmediği gerekçesiyle dönem kazancına ilave edilen matrah farkına gelince; yükümlü ile söz konusu dinlenme tesislerinin maliki arasında yapılan kira sözleşmesinde, hem lokanta ve müştemilatının kısmen de olsa yükümlüce bir başkasına verilemeyeceğinin, hem de tesislere gelen yolcuların tuvaleti kullanmasının kesinlikle ücretsiz olacağının açıkça belirtilmiş olması karşısında, yalnızca tuvaletlerin kiracısı olduğunu belirten ve bu konuda başkaca bir inandırıcı delilini de göstermeyen kişinin beyanına itibar edilmesi mümkün görülmediğinden bu yönde saptanan matrah farkında da isabet yoktur. Açıklanan nedenlerle vergi dairesi temyiz isteminin reddine, yükümlü temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, oybirliğiyle karar verildi.
|
|