Danıştay Dördüncü Daire
Kooperatifin aktifte kayıtlı olan sahibi bulunduğu araziyi, kayıtlı değerinin üstünde bir değerle satması halinde muafiyetten yararlanamaz. 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 2362 sayılı Kanun'la değişik 1. maddesi, kooperatiflerin kurumlar vergisine tabi olduğunu, kurum kazancının gelir vergisi mevzuuna giren gelir unsurlarından terekküp edeceğini kurala bağlamış olup, ayın Kanun'un 7/16. maddesi ise esas mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi, ihtiyat akçelerinin ortaklara dağıtılmaması ve münhasıran ortaklar ile iş görülmesi şartı ile kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf tutulacaklarım öngörmüştür. Kooperatifler ilke olarak kurumlar vergisi mükellefi olup, kurumlar vergisinden muaf tutulmaları Kanun'la belli edilen koşulları bir arada taşımalarına bağlıdır. Bu suretle Kanun kooperatiflerin diğer ticari şirketler için mutad olan muameleleri nedeniyle sağladığı gibi vergileme iradesin! ortaya koymuş bulunmaktadır. Kooperatifin sahibi bulunduğu arazinin, aktifte kayıtlı bulunan değeri üzerinde bir değerle satılmış ve kamulaştırılması ortakla iş görüşmeleri olarak kabul edilemeyeceği gibi bu işlem sonunda kooperatif varlığında artış meydana geleceği ve arazinin mukayyet değeri ile satış veya kamulaştırma bedeli arasındaki müspet farkın, kooperatifin kazancım teşkil edeceği açıktır. Konut edinme amacıyla safın alınan arsanın hangi amaç ve sebeple olursa olsun, elden çıkarılmış olması münhasıran ortaklar ile iş görülmesi koşulunun kaydedildiğim göstermektedir. Dolayısıyla, kooperatifin muafiyet koşullarım kaybettiği ve arızi olarak ticari muamelelerin icrasından elde ettiği kazancın, kurumlar vergisinin konusunu teşkil eden ve Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerine göre tespiti ile vergilendirilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, Vergi Dairesi temyiz isteminin kabulüne Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oyçokluğuyla karar verildi.