Danıştay Yedinci Daire
Mükellefin kendisine ve iki oğluna ait banka hesaplarındaki meblağın ticarî faaliyetine ait olduğu hususu inceleme tutanağındaki ifadesi ile sabit bulunduğundan, yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık yoktur. Uyuşmazlık, iplik ticaretiyle uğraşan yükümlünün ihtilaflı dönem defter kayıtlarının ve iki oğlu adına açılmış olan banka ticarî hesaplarının incelenmesi sonucu tespit olunan farklı matrah esas alınarak salınan cezalı tarhiyattan doğmuştur. Yükümlünün kendisi ve iki oğlu adına çeşitli bankalarda açılmış olan ticarî hesaplardan 1985 yılında işlem görenlerin saptandığı ve inceleme elemanınca yükümlüye söz konuşu banka hesaplarının hesap karton fotokopileri gösterilerek, bu hesapların ve hesaplarda işlem gören muhtelif havalelerin ticarî işletmesiyle ilgili olup olmadığının sorulduğu, yükümlünün hesapların tamamının (işlem gören havalelerin bazıları hariç olmak üzere) ticarî faaliyetiyle ilgili olduğunu banka hesaplarında yer alan havalelerin hiç birisinin defterlerine kayıt edilmediğim beyan ve kabul ederek bu hesapların hangi işlemlerde ve nasıl kullanıldığım detaylı bir biçimde açıkladığı, bu hususları tespit eden inceleme tutanağının da yükümlü tarafından ihtirazî kayıt konulmaksızın imzalandığı dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır. inceleme raporunda da belirtildiği üzere; yükümlünün beyan dışı bırakılmış kazancının tamamen yükümlünün kendi ifadesinde belirtildiği bu donelerin ve sair (lehte veya aleyhte) delillerin değerlendirilmesiyle hesaplandığı görülmekte, gerek temyiz isteminde gerekse duruşmadaki beyanların soyut iddialardan ibaret olduğu keza anlaşılmaktadır. Bütün bu inceleme ve tespitler karşısında; bir kısım hasılatım kayıt ve beyan dışı bıraktığı sabit bulunan davacı adına re'sen salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin mahkemece yazılı gerekçeyle onanmasında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden, temyiz isteminin reddine, kararın onanmasına oybirliği ile karar verildi.